Perry, İRNA'ya verdiği demeçte, 'Biden yönetimiyle ilgili benim için ilginç olan şey, aslında yönetiminin pek çok üyesinin ılımlı olmaktan çok ilerici olmasıdır. Biden, Franklin Roosevelt'ten bu yana sahip olduğumuz en ilerici başkan olabilir. Biden, özellikle dış politika konularında lider olacak. Atadığı kişilerin çoğu, kariyer gelişimleri için ona bağımlı ve sadıktır' diye belirtti.
'Dünya, son dört yılda ABD'nin etkin varlığının olmadığı bir dünyayı öğrendiğine ve deneyimlediğine göre, Biden yurt içi ve yurt dışında nasıl bir birlik yaratabilir?' sorusuna cevap veren Perry, 'Biden yönetimi üçüncü Obama yönetimi değil. İkisi arasındaki farklar oldukça keskindir. Bu özellikle yurt dışındaki yerleşim yerleri için geçerlidir. Obama, uzmanların dış politika konularındaki görüşlerini değerlendirmek ve deneyim eksikliği nedeniyle onlara bırakmak istedi. Kapsamlı dış politika tecrübesine sahip Biden için durum böyle değil. Biden, kabinesinin seçimine yansıyan bir gerçek olan stratejik sabra inanıyor' ifadesini kullandı.
Çin'e karşı izleyeceği politikanın zordan daha çok diplomasi olacağını kaydeden Perry, 'Biden'in özel elçilerin kullanımını azaltmasını bekliyorum' diye açıkladı.
Robert Mally'nin İran Özel Temsilcisi olarak atanması olasılığına karşı bazı muhalefet nedenlerini ve yaklaşımını açıklayan Perry, 'Mally uzman bir diplomat ve yetenekli bir müzakereci. Ona muhalefet etmek, onların Nükleer Anlaşma'ya karşı çıkmaktan kaynaklanıyor. Barjam. Mally ve Wendy Sherman güçlü bir müzakere ve diplomatik ekip sağlıyor' değerlendirmesinde bulundu.
Perry, 'Benim izlenimim, Nükleer Anlaşma'ya geri dönüp onu yeniden müzakere etmeye çalışan Biden yönetiminin, Trump ekibine kıyasla nükleer anlaşmaya basit bir yaklaşımı olduğu yönünde. Muhtemelen bu anlaşmaya basit bir yeniden dönüş olmayacak ve bu, bundan daha fazlasının ele alınması gerektiği anlamına geliyor' diye ekledi.
Twitter'da Takip Ediniz. @Irna_Turkish
yorumunuz