İran Dışişleri Bakanı Seyyid Abbas Irakçi, bugün Dışişleri Bakanlığı Siyasi ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nde düzenlenen "Tarih Boyunca İran'ın Dış Politikası ve Basra Körfezi" başlıklı sekizinci konferansta yaptığı konuşmada "Fars Körfezi, tarih boyunca küresel ölçekte en önemli su yollarından biri ve medeniyetlerin şekillenmesinde kritik bir alan olmuştur. İnsan hayatının çeşitli yönleri açısından stratejik bir öneme sahip olan bu bölge, kolektif insanlık hafızasında özel bir yere sahiptir ve bu nedenle farklı boyutlarıyla araştırılmaya değer bir konudur." açıklamasında bulundu.
Irakçİ, İran’ın bölgedeki rolüne değinerek "İran İslam Cumhuriyeti, Fars Körfezi'nde en uzun kıyı şeridine sahip olması ve Hürmüz Boğazı’ndaki konumu sayesinde bu su yolu ve çevresindeki bölgelerin istikrarı ve güvenliğinin korunmasında benzersiz bir rol oynamıştır. Bu nedenle İran, kurulduğu ilk günden itibaren Basra Körfezi'nin stratejik önemini kavrayarak, bölgenin güvenliğinin yerel aktörlerce sağlanması stratejisini benimsemiştir. Tüm baskılara rağmen, bu stratejik doktrin doğrultusunda Basra Körfezi'nde sürdürülebilir güvenlik, istikrar ve seyrüsefer özgürlüğünü temin etmeye çalışmıştır." ifadelerini kullandı.
Bazı dış güçlerin bölgedeki olumsuz etkilerine de dikkat çeken Dışişleri Bakanı "Ne yazık ki, Tahran’ın ilkeli politikalarına rağmen bazı bölge dışı güçler, gayrimeşru çıkarlarını korumak adına Fars Körfezi’ni bir kriz ve çatışma merkezi haline getirmek için yoğun çaba sarf etmiştir. On yıllardır bu amaçla bölgeyi askerîleştirerek milyarlarca dolarlık silah yığınağı oluşturmuş ve bölgede sürekli bir gerilim yaratmaya çalışmışlardır. İran’ı bölgesel güvenlik düzenlemelerinden dışlama politikası ve yasa dışı yaptırımlarla İran ekonomisini hedef alan tam kapsamlı ekonomik savaş, bu dış güçlerin başını çeken Amerika Birleşik Devletleri’nin uzun vadeli planlarının sadece bir parçasıdır." dedi.
Irakçi, geleceğe dair temennilerini dile getirerek "İran İslam Cumhuriyeti, Fars Körfezi'nde oluşan yeni dinamikler ve bölge liderlerinin ortak güvenlik, stratejik bağımsızlık ve ekonomik iş birliğine öncelik verme yönündeki yaklaşımlarına dayanarak, daha istikrarlı, güvenli ve gelişmiş bir Fars Körfezi'ne tanıklık etmeyi umut etmektedir." vurgusunda bulundu.
yorumunuz