BM Güvenlik Konseyi toplantısında konuşan Tahtı Revançı, Siyonist rejimin Suriye'nin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü tekrar tekrar ihlal etmesine atıfta bulunarak, 'Suriye'de son günlerde İsrail rejiminin sivilleri ve sivil altyapıyı hedef alması, uluslararası insancıl hukukun açık bir ihlalidir. Güvenlik Konseyi'ni, bölgenin barış ve güvenliğini tehlikeye atan bu tür saldırganlık ve gaddar faaliyetlerden ve bölgedeki diğer ülkelere karşı açık güç kullanma tehditlerinden rejimi sorumlu tutmaya çağırıyoruz' diye konuştu.
Suriye halkının hala birçok zorlukla karşı karşıya olduğunu ve bunlarla mücadelenin çeşitli sektörlerde çok çalışmayı gerektirdiğini söyleyen Tahtı Revançı, 'Suriye halkına ilaç, sağlık, gıda, su, elektrik ve iletişim hakkı da dahil olmak üzere temel insan haklarından mahrum bırakıldığı ölçüde zarar veren tek taraflı zorlayıcı eylemleri sona erdirmekten daha önemli ve acil bir şey yoktur' değerlendirmesinde bulundu.
Sivil altyapının çoğunun tahrip edildiği Suriye'deki korkunç insani durum göz önüne alındığında, Güvenlik Konseyi'nin 2585 sayılı kararının tam olarak uygulanmasını sağlamak için çok çalışması gerektiğini kaydeden Tahtı Revançı, 'Özellikle erken toparlanma projeleri ve tek taraflı yaptırımların kaldırılması konusunda dengeli ve etkin bir yaklaşım uygulanmalıdır. Suriye'nin egemenliği ve toprak bütünlüğü, ABD güçleri de dahil olmak üzere yabancı güçlerin yasa dışı varlığı tarafından önemli ölçüde ihlal edilmeye devam ediyor. Başta petrol ve tarım ürünleri olmak üzere yabancı güçler tarafından kontrol edilen bölgelerde Suriye halkının doğal kaynaklarının çalınmasını kınıyor ve Suriye hükümetinin bu tür suç eylemleriyle mücadele etme hakkını tanıyoruz' diye konuştu.
Astana formatının Suriye krizinin çözümüne yardımcı olmadaki önemini vurgulayan Tahtı Revançı, mekanizmanın krizi sona erdirmek ve Suriye halkının acılarını hafifletmek için çabalarını sürdüreceğini ve bunlara destek olmak için İran-Türkiye-Rusya Dışişleri Bakanları'nın Astana formatı çerçevesinde 10 Mart'ta Antalya'da buluşacağını ifade etti.
IŞİD'in de aralarında bulunduğu terör gruplarının yabancı güçlerin yasa dışı olarak bulunduğu Suriye topraklarında serbest dolaşımı ve başka ülkelere nakledilmesinin bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliği tehlikeye attığını dile getiren İranlı büyükelçi, terörle mücadelenin Suriye'nin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü baltalamak için bir bahane olarak kullanılamayacağının altını çizerek, 'Suriye'deki terörist faaliyetler için elverişli koşullar yaratan Suriye bölgelerindeki yabancı güçlerin yasa dışı varlığı derhal sona erdirilmelidir. İran'ın Suriye'nin terör tehditlerine karşı koyma ve birlik ve toprak bütünlüğünü koruma çabalarını desteklemeye devam edeceğini ifade etmem gerekiyor' diye ekledi.
Twitter'da Takip Ediniz. @Irna_Turkish
yorumunuz