Siyasi pozisyonlarını ve bazı istişareleri görüşmek üzere geçen Cuma günü geçici olarak başkentlere dönen İran ve üç Avrupa ülkesinin müzakerecilerinin bugün Viyana'ya dönmesi planlanıyor.
Kıdemli müzakerecilerin dönüşü elbette müzakerelerin durdurulması anlamına gelmiyordu ve dün yaptırımların kaldırılmasının bir başka aşaması olan çalışma grubu toplantısı Viyana'daki Coburg Otel'de yapıldı.
Viyana görüşmeleri, farklı ulusal çıkarları olan altı doğu-batı ülkesi ile gerçekleşiyor. İran, Rusya, Çin, İngiltere, Almanya ve Fransa'dan üst düzey diplomatlar, yaptırımların ve kaldırılması ve bunu doğrulamaya odaklanarak 2015 anlaşmalarının uygulanmasının yeniden başlatılmasını tartışıyorlar.
Yedinci taraf olan Amerika Birleşik Devletleri, anlaşmayı ihlal eden taraf olarak, dolaylı olarak da eski hükümetin eylemlerinin nasıl telafi edileceğine ve anlaşmaya dönüşüne bakmak için müzakerelerde bulunuyor.
Bu müzakerelerde Avrupa Birliği, diyalogların koordinatörü olarak tarafsız bir rol oynamaktadır, ancak her ülke, tek bir söyleme entegre edilmesi çok zor ve sıkıcı olan farklı ulusal çıkarlar peşinde koşmaktadır.
Müzakerelerin düzenlenmesine ilişkin genel bir tanımda, Çin ve Rusya'nın İran İslam Cumhuriyeti ile koordinasyon pozisyonları var ve AB'nin müzakereleri ilerletmesine yardımcı oldukları söyleniyor. Bu, müzakerelerdeki temsilcilerinin yorumlarında da açıkça görülmektedir. Rusya'nın başmüzakerecisi Mihail Ulyanov, görüşmelerin bunun bir kanıtı olduğuna ve önümüzdeki ay nihai bir anlaşmaya varılabileceğine inanıyor. Çin'in baş müzakerecisi Wang Quan ise müzakerelerin ilerlediğini söyleyerek süreçle ilgili benzer bir görüşe sahip.
Üç Avrupa ülkesi, müzakerelerin başında sahte bir son tarih belirleyerek ve İran'ı suçlayarak oynadıkları yararsız rolün ardından gerçeklerle az çok uzlaştı ve nihai bir anlaşmaya varmak için görüşmeler doğru yönde devam ediyor.
Twitter'da Takip Ediniz. @Irna_Turkish
yorumunuz