İki günlük toplantının sonunda açıklanan sonuç bildirgesinde, Rusya, Türkiye ve İran, Suriye petrol gelirlerine el konulmasını ve transferini kınayarak, bu kaynakların Suriye hükümetine ait olduğunu belirtti.
Bildiride, Astana süreci çerçevesinde 15. Uluslararası Suriye Zirvesi'nin ardından Suriye Arap Cumhuriyeti'nin egemenliğine, bağımsızlığına, birliğine ve toprak bütünlüğüne ve BM Şartı'nın amaç ve ilkelerine olan sarsılmaz bağlılık yinelenerek, 'Bu ilkelere herkes saygı duymalı ve uygulamalıdır' ifadesi kullanıldı.
Suriye krizinin askeri bir çözüm olmadığını ve Suriyelilerin kendileri ve Birleşmiş Milletler'in yardımıyla yaşamsal ve uzun vadeli bir siyasi süreci ilerletmeye kararlı olduklarını belirten taraflar, 2254 sayılı Güvenlik Konseyi Kararı uyarınca, Birleşmiş Milletler'in bunu yönetmesi ve uygulaması gerektiğinin altını çizdi.
Suriye Anayasa Komitesi'nin herhangi bir dış müdahale ve zaman dayatması olmaksızın çalışması gerektiğine değinilen sonuç bildirgesinde, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarına son verilmesi çağrısında bulunarak, bu saldırıları uluslararası hukukun ihlali ve bölgesel güvenliğe tehdit olarak nitelendirdi.
Suriye'deki insani kriz ve koronanın etkileri konusunda endişelerini dile getirilen bildirgede, ülkeye yönelik tek taraflı yaptırımlar da reddedildi.
Bir sonraki Suriye Garantörler Zirvesi'nin bu yılın ortasında Kazakistan Nursultan'da yapılması planlandı.
15. Suriye Uluslararası Barış Zirvesi dün çeşitli heyetlerin ikili ve çok taraflı görüşmeleri ve genel kurul toplantısıyla başladı ve bugün Çarşamba günü İran, Rusya, Türkiye, Birleşmiş Milletler, Suriye hükümeti ve Suriye muhalefet gruplarının temsilcilerinin katılımıyla devam etti.
Twitter'da Takip Ediniz. @Irna_Turkish
yorumunuz