İngiltere devletinin İran'ın alacaklarının bir kısmı ile ilgili kurduğu mahkeme duruşmaları devam ederken, bir sonraki duruşmanın Kasım ayında yapılması kararlaştırıldı. Borcun ana parasının doğruluğunu kabul eden İngiltere, bunun gecikme faizi konusunda İran'la görüş ayrılığ yaşamaktadır.
İngiltere devleti avukatları, yaptırımlar nedeiyle İran'ın alacağını ödeyemediklerini iddia ederken, iran hukuki gerekçe ve deliller ortaya atarak, bu iddianın doğruluğunu sorgulamıştır.
İran'ın İngiltere'nin yaptırım yıllarında alacakları ile ilgili faizini ödeme konusundaki taahhütlerini yerine getirmemesine ettiği itiraza ilişkin kurulan mahkemenin ilk duruşması, geçen Şubat ayında yapılmıştı. Mahkeme kararının buu duruşmadan beş hafta açıklanması kararlaştırılmasına karşın korona deniyle kararın açılanması ertelendi.
Kararın ABD Başkanlık Seçimlerinden bir gün sonra açıklanacağı ifade edilmektedir. Siyaset analistlerine göre İngiltere hükümeti, Trump'ın rakibi Joe Biden'in seçimleri kazanarak, Washington ile ilişkilerinde sorun yaşamadan İran'ın borcunu ödemeye çalıştığı görüşünde.
Ancak İngiliz tarafının İran'da casusluk yaptığı suçlamasıyla tutuklu bulunan İran-İngiliz çifte vatandaşı konusunda öne sürülen fidye karşılığında rehine alma iddiası, İngiltere'nin İran'a olduğu borcun aşil tabanı olarak göze çarpmaktadır. Borç doysasında bir gelişme yaşandığı her defasında, Nazanin Zaghari Ratcliff'in eşi Richard Ratcliff gündeme geliyor ve kendine göre bir pay kapmak adına haberleri ve medyayı işgal ediyor.
Geçmişi pek bilinmeyen ve daha önce de İngiltere Parlamentosu ile iş birliği yapan Richard Ratliff, 4 yıldan beridir Londra'nın işlek caddelerinde protestolar yaparak eşinin serbest bırakılmasını istemektedir.
Ratcliff geçen yıl kameralar karşısına geçerek İran'ın Londra Büyükelçiliği binasının karşısında sözde açlık grevine başladı. Ancak daha sonra kahve içerken objektiflere yansıdığı zaman, uygun içecekleri içtiğini söyledi.
Ratcliff Viyana Konvansiyonu'nun diplomatik ilişkiler konusundaki antlaşmalarına aykırı şekilde 2 hafta boyunca İranlı diplomatların dolaşımı önünde engeller çıkararak, İran Büyükelçisi'nin itiraz etmeisne nden oldu.
O ayrıca geçen Şubat ayında İngiltere Başbakanlık Ofisi'ne giderek bu dosyadaki payını Başbakan Johnson'a anlattı.
Gerçek şu ki İranofobinin yaygınlaştırılmaya çalışılması ve Londra-Tahran ilişkilerinde siyasi yüklerin ortaya atılması, göze çarpıcı sonu.çlar doğurmuştur. Bu baskılar nedeiyle İngiltere eski Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, Mayıs 2019'da acemice Nazanin ZaghariRatcliff'ê diplomatik dokunulmazlık tanıyarak bu konuyu iki ülke arasında resmi bir meseleye dönüştürdü.
Bu da İran devletinin şiddetle karşı çıkmasına ve İran Büyükelçisi'nin Londra'nın bu eylemini uluslararası hukuka aykırı olduğunu söylemesi ile sonuçlandı.
İran Büyükelçisi o dönem yaptığı açıklamada, 'Uluslararası hukuk, devletlerin diplomatik dokunulmazlık tanıması sadece kendi vatandaşları için öngörmektedir. İran yasalarına göre İranlılar ikamet ettikleri ülkeye bakılmaksızın kendi İran vatandaşlıklarını korumaktadır' demişti.
Buna rağmen Hunt acemice ve aceleci bir yaklaşım sergileyerek İran-İngiliz çifte vatandaşlarına kendi ana vatanlarına seyahat etmekten çekinmeye çağırdı.
İngiştere Dışişleri Bkanı Hunt, çifte vatandaşlar başta olmak üzere İngiliz vatandailarının İran'a seyahat etmeleri durumunda tehlike ile karşı karşıya oılacabileceklrrini iddia etti. Bu açıklamada çifte vatytandaişlığı olan bir kişinin İran'ada tutuklanması durumunda ondan destekleme konusunun İngiltere hükümeti için zor olabileceği belirtildi.
Bu nedelrledir ki İran karşıtı propagandalar ve İran'ın yasal haklı olduğu alacakları dosyasında yapılan bütün çabalara rağmen, İngiltere Savunma Bakanı'nın bu konuyu itiraz etmesi yeni gündem olarak öne çıkmaktadır.
İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace dün İngiltere Parlamentosu'nda yaptığı açıklamada İngiltere ile İran hükümetinin mali ihtilaflarına değinerek, 'İngiltere devleti olarak İran'ın borcunun ödenmesi gerektiğini ve bu borcun ödenmesi için aysal yolların incelenmye devam edeceği görüşündeyiz' dedi.
Daha önce İran-İngiltere Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Üyesi olan Wallace, bir mektup yayınlayarak, nu dosya ile ilgili dile getirdiği duruşu konusunda taahhüdüne bağlı olduğunu, ancak bu hususta daha fazla açıklama yapmak istemediğini açıkladı.
Öte yandan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sait Hatipzade yaptığı açıklamada, 'İngiltere devleti İran'a 40 yıllık kesin bir borcu vardır ve bu borcu hangi İngiliz yetkilinin kabul edip etmemesi bize göre farketmez' dedi.
İran'ın çeşitli kanallar aracılığıyla İngiltere hükümeti ile yaptığı btünü görüşmelerde İngiltere'nin bu kesin borcu ödemesi gerektiğini ve bu konunun başka herhangi bir konu ile ilişkili olmadığını ösylediğini kaydetti.
Hatipzade, 'Nazanin Zaghari konusu, İran'ın İngiltere hükümetinden alacağı ile ilişkili değildir. Bu konu İran Yargı Erki ve adli yetkililerince görüşülmektedir. İran'ın ingiltere'nın 40 yıldır alamadıüı alacaüı, gecikme cezası ile birlikte ödenmelidir. Bu konuyu kesinlikle takip ediyoruz ve İngiltere hükümetinin İran'a olan borcu ödenmelidir' diye belirtti.
Twitter'da Takip Ediniz. @Irna_Turkish
yorumunuz