Migren nedir sorusu özellikle büyük ve kalabalık şehirlerde yaşayan insanlarca eskisine göre daha sık soruluyor. Çağımızın hastalığı haline gelmiş olan migren nedir? belirtileri nelerdir? tedavisi var mı? Sıradan bağ ağrılarından farkı nedir? Migren önlenebilir mi? Migren ağrılarına neler iyi gelir gibi konuları ele alarak migren hakkında merak edilen bütün konuları ele aldığımız bu yazıda size migren ile ilgili temel bilgileri vermenin yanı sıra bu hastalıkla ilgili kendiniz veya sevdikleriniz için dikkate almanız gereken konuları da sizinle paylaşıyoruz.
Migren Nedir, Migren belirtileri Nelerdir?
Migren, genel anlamda başın tek tarafında hissedilen ve atış şeklinde yoğun ağrılarla gelen bir tür baş ağrısıdır. Genellikle, beyindeki kan damarlarının duvarlarında bulunan sinir liflerinin aktivasyonu ile ortaya çıkar.
Migren baş ağrısına müdahale edilmediği takdirde dört saat ile üç gün arasında sürebilir ve çeşitli belirtilerle kendini gösterir:
- Işığa karşı aşırı duyarlılık: migren baş ağrısı çeken bireyler genellikle ışığa karşı aşırı hassasiyet gösterirler. Güneş, lamba, cep telefonu, bilgisayar ve televizyonun ışığı migren ağrısı çekmekte olan bireyleri oldukça rahatsız eder. Ayrıca bu durumda zayıf ışıklara bile duyarlılık oranı anlamlı ölçüde artış gösterir.
- Seslere karşı duyarlılık: migren ağrısı çekenler genellikle gündelik seslerden veya müzik seslerinden oldukça rahatsızlık duyabilirler. Özellikle migren ağrısının yoğun olduğu zamanlarda her türlü ses ve gürültü ağrının şiddetlenmesine sebep olabilir.
- Kokulara karşı duyarlılık: migren ağrısına maruz kalan bireyler kokuları diğerlerine göre daha yoğun olarak hissedebilir, sıradan insanların hoşuna gittiği kokulardan oldukça rahatsızlanabilir. Örneğin migren sırasında parfüm, çiçek ve baharat gibi kokuların migren ağrılarının artmasına yol açabilir veya migren atağını tetikleyebilir.
- Mide bulantısı ve kusma: migren ağrısının artmasıyla birlikte çoğu kişi mide bulantısı ve kusma gibi belirtiler gösterebilir.
- Fiziksel hareketlerin ağrıyı artırması: migren ataklarının başlamasıyla birlikte günlük sıradan hareketler dahi ağrının artmasına sebep olabilir. Örneğin adım atmak, bağırmak veya öksürmek bile ağrının artmasına ve ağrı atışlarının yaşanmasına yol açabilir.
Sabahları, özellikle uyandıktan sonra daha sık görülen migren, bazı durumlarda tahmin edilebilir zamanlarda ortaya çıkabilir, örneğin yoğun bir iş haftası sonrası, stresli bir günün sonunda veya bireyin kalitesiz bir uyku geçirdiği gecenin sabahında migren ataklarına maruz kalması daha olasılıklıdır. Migren ataklarından sonra yorgunluk, iştahsızlık ve güçsüzlük gibi bazı belirtiler kendini gösterebilir.
Migren dört aşamada ilerler:
1. Migren öncesi belirtiler: Migren öncesi, istek artışı, ruh hali değişiklikleri, aşırı esneme, sıvı tutma ve sık idrara çıkma gibi belirtilerle başlar.
2. Aura: Bazı kişiler, migren başlamadan hemen önce ya da sırasında, yanıp sönen ışıklar, ısı dalgası görüntüleri, hareket eden baloncuklar veya renkli çizgiler gibi görsel belirtiler yaşayabilir.
3. Baş ağrısı: Yavaş başlayıp şiddetlenen baş ağrısı. Baş ağrılarının nabız gibi atışlar halinde yaşanması sıkça görünen bir durumdur. Ancak migren bazen ağrısız olarak da yaşanabilir.
4. Migren sonrası belirtiler: Migren sonrası, bireyler genellikle yorgun hisseder. Bu durum, kişi normal hissetmeye başlayana kadar devam eder.
Migren Türleri: Auralı ve Aurasız Migren
Migren, baş ağrısı ve diğer semptomlarla kendini gösteren kompleks bir durumdur. Bu kapsamlı makalemizde, migrenin çeşitli türlerini detaylıca ele alacağız. İki ana migren türünden başlayarak, migren hastalığının nasıl farklı şekillerde ortaya çıkabileceğini anlamaya çalışacağız.
Auralı migren ve belirtileri
Auralı migren, eski adıyla klasik migren olarak da bilinir. Auralı migren, baş ağrısından önce 10 ile 60 dakika süren görsel ve nörolojik bozukluklarla bilinir. Auralı migren belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
- Geçici Görme kaybı veya bulanıklığı
- Konuşma zorluğu
- Vücudun bir tarafında hissizlik veya karıncalanma
- Kafa karışıklığı ve bunalmak
- Baş ağrısı öncesi bulantı, iştah kaybı ve ışık ile sese karşı hassasiyet artışı
- Bazen bu semptomlar baş ağrısı olmadan da yaşanabilir.
Aurasız Migren ve belirtileri
Aurasız migren, daha yaygın olarak görülen bir türdür. Uyarıcı olmaksızın başlayan baş ağrısı, bulantı ve kafa karışıklığı gibi semptomlar bu türün başlıca özellikleridir. Ayrıca, görme bozuklukları, ruh hali değişiklikleri, yorgunluk, ışık ve sese duyarlılık aurasız migrende de sıkça rastlanan belirtiler arasında yer alır.
Auralı ve aurasız migren dışındaki diğer migren türleri
Migrenin daha az bilinen ancak önemli diğer türleri de bulunmaktadır:
Karın Migreni: Özellikle çocuklarda görülen bu tür, şiddetli karın ağrıları ile bilinir, baş ağrısı nadiren veya hafif şekilde görülür. Bulantı, kusma ve iştah kaybı gibi belirtiler de buna eşlik edebilir.
Baziler Tip Migren: Genellikle ergen kızlarda ve adet döngüsüyle bağlantılı olarak ortaya çıkan bu türde, geçici görme kaybı, baş dönmesi, kötü kas koordinasyonu, belirsiz konuşma, kulak çınlaması ve bayılma semptomları yaşanabilir.
Ayrıca Okumanızı Tavsiye Ederiz: Deprem Nasıl Oluşur?
Hemiplejik Migren: Geçici felce, baş dönmesine, batma hissine, görme ve konuşma problemlerine neden olan bu tür, ağır migren formudur. Bu migren türü diğerlerine göre genetik faktörlere daha çok bağlılık gösterir.
Menstrüel migren: Kadınları adet dönemlerinde etkileyen bu türde, aurasız migrenin tipik belirtileri görülür.
Baş Ağrısız Migren: Görsel problemler ve diğer aura semptomları, bulantı, kusma ve kabızlık gibi belirtiler görülür ancak baş ağrısı yaşanmaz.
Oftalmoplejik Migren: Göz kapaklarında sarkma, büyümüş göz bebekleri ve çift görme gibi belirtiler içeren nadir bir migren türüdür.
Göz Migreni (Retinal migren): Tek bir geçici gözde görme kaybı veya görme bozuklukları ile kendini gösterenbu durum, genellikle baş ağrılarıyla beraber yaşanır. Göz migreni gözlerde, özellikle de gözlerin arka bölümlerinde yoğun ağrılarla beraber gerçekleşebilir.
Bu bölümde migrenin çeşitleri hakkında genel bir bakış sunduk. Makalemizin devamında, migrenin belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında daha fazla bilgi vereceğiz.
Migren Belirtileri: Migren evrelerine göre yaygın belirtiler
Migren, genellikle şiddetli ve atım şeklinde baş ağrıları ile tanımlanır. Baş ağrısı, genellikle başın bir ya da her iki tarafını etkileyebilir ve şakaklar, yüz, sinüs bölgesi, çene ve boyun dahil olmak üzere geniş bir alana yayılabilir. Migren, sadece baş ağrısıyla sınırlı kalmayıp, çeşitli belirtilerle kendini gösterir.
Migrenin Yaygın Belirtileri
- Migrenle birlikte görülebilecek yaygın belirtiler şunları içerir:
- Işık, ses ve koku hassasiyeti
- Mide bulantısı, kusma ve karın ağrısı
- İştah kaybı
- Aşırı sıcak veya soğuk hissetme
- Soluk cilt
- Yorgunluk
- Baş dönmesi ve bulanık görme
- Saç derisinde hassasiyet
- Nadiren ishal ve ateş
Migren evrelerinin belirtileri
Bir migren atağı tipik olarak dört saat kadar sürer, ancak bazı durumlarda daha uzun sürebilir. Migren atağının her aşamasında farklı belirtiler gözlenebilir:
Migren Prodrom Aşaması (atak öncesi) Belirtileri:
- Dikkat dağınıklığı - konsantrasyon zorluğu
- Öfke veya depresyon
- Konuşma ve okumada güçlük çekmek
- Uykusuzluk ve aşırı esneme
- Mide bulantısı
- Yorgunluk
- Işık ve seslere karşı duyarlılığın artması
- Belirli yiyeceklere karşı istek
- Sık idrara çıkma
- Kas gerginliği
Migren Aura Aşaması Belirtileri:
- Uyuşma ve karıncalanma
- Görsel bozukluklar, bulanık lekeler veya kıvılcımlar görmek
- Geçici görme kaybı
- Vücudun bir tarafında güçsüzlük
- Konuşma değişiklikleri
Migren Baş Ağrısı Aşaması Belirtileri:
- Boyun ağrısı ve boyunda sertleşme
- Depresyon, baş dönmesi ve anksiyete
- Işık, koku ve seslere karşı duyarlılığın artıması
- Burun tıkanıklığı
- Uykusuzluk
- Mide bulantısı ve kusma
Migren Postdrom (atak sonrası) Aşaması Belirtileri:
- Odaklanma güçlüğü
- Depresif veya aşırı mutlu ruh hali
- Yorgunluk
- Anlama güçlüğü
Doğal olarak yukarıda belirtilen tüm migren belirtilerinin bütün migren hastalarında yaşanması beklenmez. Belirttiğimiz migren belirtileri bu hastalığın en yaygın belirtileri olarak değerlendirilmelidir.
Migren Neden Olur: Genetik, Çevresel ve Nörolojik Faktörler
Migren, kompleks bir sağlık durumu olup, çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. Genetik ve çevresel faktörlerin bu durumda etkili olduğu düşünülmektedir. Beyin sapındaki değişimler ve trigeminal sinirle olan etkileşimler, migrenin oluşumunda önemli bir rol oynayabilir.
Beyin Kimyasalları ve Migren
Migrenin gelişiminde beyin kimyasallarındaki dengesizlikler, özellikle de ağrıyı düzenleyen serotonin düzeylerindeki dalgalanmalar önemlidir. Serotonin, sinir hücreleri arasındaki iletişim için hayati bir nörotransmitterdir ve kan damarlarının daralmasını tetikleyebilir.
Serotonin ve Kalsitonin Gen İlişkili Peptit (CGRP)
Migren ile ilişkili olarak, serotonin ve kalsitonin gen ilişkili peptit (CGRP) gibi nörotransmitterler üzerinde yoğunlaşılmaktadır. Eskiden beyine giden kan akışındaki değişimlerin migrenle ilişkili olduğu düşünülse de, son araştırmalar kan akışı ve kan damarlarındaki değişikliklerin migren ağrısını doğrudan başlatmadığını, ancak ağrıyı tetikleyebileceğini göstermektedir.
Gelişmiş Araştırmalar ve Görüşler
Gelişen teknoloji ve araştırmalar sayesinde migrenin kaynağına dair daha iyi görüşler elde edilmektedir. Şu anki bilgilere göre, migren ağrısı, uyarılabilir beyin hücreleri gruplarının aktivite dalgalarından kaynaklanır.Ayrıca bunun yanı sıra serotonin gibi nörotransmitterler de kan damarlarının daralmasına neden olmaktadır.
Hormonlar ve Migren
Kadınlarda migrenin daha yaygın olmasının sebeplerinden biri, östrojen seviyelerindeki değişikliklerdir. Özellikle yaşam döngüsü boyunca doğal olarak değişen östrojen seviyeleri, migren ile ilişkilendirilmektedir. Östrojen seviyelerinin yükselip düşmesi, kan damarlarında kasılmaları tetikleyerek zonklama ağrısına yol açabilir. Düşük östrojen seviyeleri ise yüz ve saç derisi sinirlerini daha hassas hale getirebilir.
Migreni Tetikleyen Faktörler: Kişisel ve Çevresel Faktörlerin Etkileri
Migren, birçok farklı faktör tarafından tetiklenebilir ve bu faktörler kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. İşte migreni tetikleyebilecek yaygın faktörler ve bunların etkileri:
Hormonal Değişiklikler
Kadınlarda, adet dönemleri, hamilelik ve menopoz gibi dönemlerde östrojen seviyelerindeki dalgalanmalar, baş ağrılarını tetikleyebilir.
Hormonal İlaçlar
Raporlara göre bazı hormonal ilaçlar migreni kötüleştirebilir.
Sigara ve alkol
Alkol tüketimi migrenin en önemli tetikleyicilerinden biri olarak kabul edilir. Bunun yanı sıra sigara tüketimi de migren ataklarını tetikleyebilir.
Aşırı kafein tüketimi
Migren belirtilerini görür görmez birkaç yudum kahve içmek size iyi gelecektir. Ancak unutmayın ki fazla kafein tüketimi de migreni tetikleyen faktörler arasında yer alır. Dolayısıyla kahve türlerini dengeli bir şekilde tüketmeye özen gösterin.
Stres
Hem iş hem de ev ortamındaki stres, migren ataklarını tetikleyebilir.
Duyusal Uyarıcılar
Parlak veya yanıp sönen ışıklar, gürültülü sesler ve güçlü kokular migreni tetikleyebilir. Özellikle bilgisayar oyunlarında kullanılan parlak ışıklara uzun bir süre maruz kalmak migren ataklarını tetikleyebilir.
Uyku Değişiklikleri
Uykusuzluk veya aşırı uyuma da migrene neden olabilir.
Fiziksel Zorlama
Yoğun fiziksel egzersiz bazen migreni tetikleyebilir.
Hava Değişiklikleri
Hava veya barometrik basınçtaki değişiklikler migreni tetikleyebilir.
İlaçlar
Hormonal ilaçların yanı sıra bazı diğer ilaçlar da migreni tetikleyebilir. Dolayısıyla herhangi bir ilaç kullanmaya başlamadan önce doktorunuza danışın.
Yiyecekler
Peynirler, tuzlu ve işlenmiş gıdalar, öğün atlamak ve bazı gıda katkı maddeleri (örneğin aspartam ve monosodyum glutamat) migreni tetikleyebilir.
Migren Gelişme Riskinde Hangi Etkenler Dahildir?
Bireylerde migren gelişme riskini artırabilecek bazı faktörler şunlardır:
- Aile Geçmişi: Ailenizde migren vakaları varsa, sizin de migren ataklarına maruz kalma olasılığınız diğer bireylere göre yüksek olabilir.
- Yaş: Migrenler herhangi bir yaşta başlayabilir, ancak genellikle ergenlik döneminde ilk kez ortaya çıkar ve 30'lu yaşlarda en yoğun dönemini yaşayabilir.
- Cinsiyet: Kadınların, erkeklere göre migren yaşama olasılığı daha yüksektir.
Bu bölümde migreni tetikleyebilecek çeşitli faktörleri ve migren riskini artırabilecek durumları ele aldık.
Migren Tedavisi: Bireyselleştirilmiş Yaklaşımlar ve Çeşitli Yöntemler
Migren, kesin bir tedavisi olmamasına rağmen etkin bir şekilde yönetilebilen bir sağlık durumudur. Tedavi seçenekleri, hastanın yaşına, migrenin sıklığına, şiddetine, tipine ve kişisel sağlık durumuna göre özelleştirilir. İşte migren tedavisinde kullanılan ilaç ve ilaç dışı yöntemler:
İlaç Tedavisi
1. Akut Atak Tedavisi: Migren ağrısının hızlı ve etkili bir şekilde azaltılması veya ortadan kaldırılması hedeflenir. İlaç seçimi, hastanın sağlık geçmişine ve muayene bulgularına göre doktor tarafından yapılır. Bu tedavide kullanılan ilaçlar şunlardır:
- Basit ve kombine ağrı kesiciler
- Nonsteroidal antiinflamatuvar ilaçlar
- Triptanlar
- Ergotamin gibi Ergot türevleri
- Antiemetikler ve nöroleptikler
UYARI: Migren tedavisi bireyden bireye değişiklik gösterebilir. Dolayısıyla herhangi bir ilaç kullanmaya başlamadan önce muhakkak doktorunuza danışın.
2. Önleyici Tedavi: Şiddetli migren atakları yaşayan hastalar için önerilen bu tedavi, atakların sıklığını, süresini ve şiddetini azaltmayı amaçlar. Önleyici ilaçlar şunları içerir:
- Beta blokerler
- Antidepresanlar
- Antiepileptikler
- Serotonin antagonistleri
- Kalsiyum kanal blokerleri
- Botulinum toksini tip A
İlaç Dışı Tedavi Yöntemi
1. Eğitim ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Migren ve belirtileri hakkında detaylı bilgi alıp rahatlama teknikleri, düzenli egzersizler, uyku ve beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi bu sağlık durumunu kontrol etmenizde oldukça faydalı olacaktır.
2. Tetikleyicilerin Farkında olmak: Diyet, ışık, sigara, hava durumları, yükseklik, hormonal değişiklikler gibi migreni tetikleyebilecek faktörlerin farkında olmak ve bunlardan kaçınmak migren yönetiminde önemlidir.
Ayrıca okumanızı tavsiye ederiz: "Az Yemek Yemenin Faydaları: İbn-i Sina'dan Modern Tıpa Uzanan Bilimsel Yolculuk"
Migren tedavisinde, her hastanın sağlık durumuna ve ihtiyaçlarına göre bireyselleştirilmiş bir yaklaşım benimsenir. Hekimler, hastaların yaşam kalitesini artıracak ve migren ataklarını mümkün olduğunca azaltacak tedavi planları geliştirirler.
Migrene ne iyi gelir? Migrene evde ne yapılır?
Migren, ilaç tedavisi ile birlikte yaşam tarzında bazı değişikliklerin uygulanması gereken karmaşık bir sağlık durumudur. Migren ağrılarını hafifletmek ve sıklığını azaltmak için, ilaç tedavisi yanında davranışsal önlemler ve yaşam tarzı değişikliklerini birleştirmek, migren ağrılarını yönetmenin en etkili yollarından biridir.
Sakin Bir Ortam Bulun
Migren atakları başlar başlamaz sakin bir ortama geçmeniz önerilir.
- Işıkları Kapatın: Migren belirtisi baş gösterdiğinde, karanlık ve sessiz bir odada dinlenmek faydalıdır.
- Sıcaklık Terapisi: Sıcak veya soğuk kompresler migren ağrısını hafifletebilir.
- Kafeinli İçecekler: Az miktarlarda kafein, migren ağrısını hafifletebilir, ancak aşırı kafein tüketimi baş ağrılarına yol açabilir.
İyi Uyuyun
Uykusuzluk migren ataklarını tetikleyen en önemli etkenlerden biridir. Bunun yanı sıra fazla uyumak ve uyuma düzeninin sürekli değişmesi de migren ataklarına yol açabilir.
- Düzenli Uyku Saatleri: Her gün aynı saatte yatıp kalkmaya özen gösterin.
- Günü Dinlenerek Bitirin: Rahatlatıcı aktiviteler, gece uykusunu destekleyebilir. Bu yüzden yatmadan önce iş veya dikkat gerektiren diğer eylemlerden kaçının.
- Yatmadan Önce Uzak Durmanız Gerekenler: Yatmadan önce sigara içmek, ağır ve yağlı yemekler yemek, ağır egzersizler yapmak veya kafein tüketmek uykunuzu olumsuz yönde etkileyecektir.
Sağlıklı Beslenin
- Düzenli Olun: Her gün aynı saatlerde yemek yiyin ve öğün atlamamaya çalışın. Bunun yanı sıra fazla yemekten kaçının. Ağır ve fazla yemek sağlınızı olumsuz yönde etkiler ve yaşam kalitenizi düşürür.
- Tetikleyici Yiyeceklerden Kaçının: Migreni tetikleyebilecek yiyeceklerden uzak durun.
Düzenli Egzersiz Yapın
- Fiziksel Aktivite: Hafif egzersizler, migreni hafifletmeye yardımcı olabilir.
- Kilo Kontrolü: Obezite, migren riskini artırabilir.
Stresi Yönetin
- Hayatı Basitleştirin: Kendinize fazla yüklenmeyin. Kendinizi fazla yormayacak bir şekilde elinizden geleni yapmanız yeterli.
- Zamanınızı Akıllıca Yönetin: İşleri listeleyip büyük projeleri bölün. Ayrıca kendinizi fazla yormamaya dikkat edin.
- Mola Verin: Kendinizi yorgun hissettiğinizde yürüyüş yapın.
- Dini İbadetler: Hayatın anlamını ve yaşamın amacını kendinize hatırlatmak için ibadet edip, günlük farzları yerine getirerek anksiyete ve depresyon gibi sorunları çok daha kolay bir şekilde kontrol edebilirsiniz.
- Hayatınızdan Keyif Alın: Günlük olarak sevdiğiniz aktiviteleri yapın ve yapmak istediklerinizi uzun bir süre ertelemekten kaçının.
Migren yönetiminde, ilaç tedavisi ve yaşam tarzı değişiklikleri birlikte uygulandığında, hastaların yaşam kalitesi önemli ölçüde artırılabilir.
MİGREN İLE İLGİLİ SIK SORULAN SORULAR
Bu bölümde migren ile ilgili sık sorulan bazı soruları yanıtlıyoruz:
Migren nedir?
Migren, genel anlamda başın tek tarafında hissedilen ve atış şeklinde yoğun ağrılarla gelen bir tür baş ağrısıdır. Ancak bu sağlık durumu basit baş ağrılarından farklı olarak sürekli tekrarlanıp şiddetlenebilir. Bu hastalığın baş ağrısı dışında diğer belirtileri de yaşam kalitesini etkileyebilir.
Migren ne kadar sürer?
Migren atakları duruma göre 4 saat ile 3 gün arası sürebilir. Migren ataklarına müdahale yaparak sürenin azalmasını sağlamak mümkündür. Migren atağı çoğu zaman iyi bir gece uykusundan sonra iyileşir. 3 günden uzun süren durumlarda uzman doktora başvurmanız gerekir.
Migren ağrısına ne iyi gelir?
Migren atağı başlar başlamaz karanlık ve sakin bir odaya geçip uyumak çoğu zaman atağın hemen son bulmasına yardımcı olabilir. Uyuyamıyorsanız birkaç yudum kahve içmek, sıcak veya soğuk su kompres ile ağrıyan bölgeyi rahatlatmak ve temiz havada yürüyüşe çıkmak size yardımcı olacaktır.
Migren genetik mi?
Migren genetik etkenlerin de hastalığın oluşumunda dahil olduğu bir sağlık durumudur. Ailesinde migren geçmişi olan kişilerin migren olma olasılığı daha yüksek olabilir. Ancak bu hastalık doğrudan anne ve babadan çocuğa geçen bir hastalık değildir. Migrende çevresel etkenler, kişisel yaşam tarzı ve genetik faktörlerin hepsi bir arada önemlidir.
Aurasız migren nedir?
Aurasız migren, daha yaygın olarak görülen migren türdür. Atak öncesi uyarıcı belirtiler olmaksızın başlayan baş ağrısı, bulantı ve kafa karışıklığı gibi semptomlar bu türün başlıca belirtileri arasında yer alır.
Migren uyku yapar mı?
Migren atakları sonrası yorgunluk ve aşırı uyku isteği yaşanabilir. Öte yandan düzenli uyku migren ataklarını kontrol etmenizde yardımcı olacaktır. Düzenli olarak uyuyun, çok fazla veya çok az uyumaktan kaçının.
Migren atağını ne durdurur?
Migren belirtilerini gördüğünüzde sakin ve karanlık bir ortamda uyumaya çalışın. Bu yöntem çoğu zaman atağı tamamen durdurabilir. Bunun yanı sıra ağrı kesici ilaçlar, sıcak veya soğuk kompres kullanmak da size iyi gelecektir.
Kahve başta olmak üzere kafeinli içecekler migreni tetikler mi?
Evet. Aşırı kafein tüketimi migreni tetikleyen etkenlerden biri olarak kabul edilir. Ayrıca geç saatlerde kahve içmek uykunuzun kalitesini olumsuz yönde etkileyerek dolaylı olarak da migren ataklarına yol açabilir. Öte yandan migren atağının başında az miktarda kafein tüketimi iyi gelebilir.
yorumunuz