İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Reisi hükümetinin dış politika doktrinini, dönemin başında açıkladıkları şekliyle, kapsayıcı, dış ilişkilere dayalı, dengeli ve dinamik bir dış politika olduğunu belirterek, bu kapsamlı dış ilişkiler çerçevesinde dış politika programlarının önemli bir bölümünün dünya ile ekonomik ve ticari ilişkilerin sürdürülebilir gelişimine odaklanma olduğunu ifade etti.
İran'ın Şanghay İşbirliği Örgütü'ne üyeliğinin yıllar önce başlayan bir çalışma olduğunu belirten Emir Abdullahiyan, var olan yaklaşımlar ve mülahazalar nedeniyle bu çalışmanın önceki hükümetlerde tamamlanamadığını ifade etti. Emir Abdullahiyan, yeni hükümette Şanghay'ın asıl üyeleriyle iletişime geçtiklerini ve bu görüşmeleri Sayın Cumhurbaşkanımız ziyaretleri sırasında da devam ettirdiklerini neticede de İran'ın daimi üyeliği başlangıcını istikrara kavuşturmayı başardıkları ve son dönemde de İran tam anlamıyla bu örgüte üye olduğunu ifade etti.
BRICS önemli üyelerin olduğu bölgesel ikinci kuruluş olduğunu belirten Emir Abdullahiyan, Geçen ay dışişleri bakanları düzeyinde düzenlenen BRICS toplantısında, Eylül ayında Güney Afrika'da yapılacak olan BRICS+ zirvesine Cumhurbaşkanı Ayetullah Reisi'nin özel konuk olarak davet edildiğini de bildirdi.
Bakan Emir Abdullahiyan ayrıca bir önceki hükümetin nükleer anlaşmadaki olumsuz noktalarından biri olarak da anlaşmanın hiçbir yerinde dolara değinilmediğini ifade etti.
Komşu ülkeler ile ticareti geliştirdiklerine de dikkat çeken Bakan "Bugün komşularımızla ticaret hacmimiz 90 milyar doların üzerinde olup son bir yılda sadece komşu ülkeler kapsamında ticaret hacmimizi %37'den %271'e çıkardık" dedi.
Batı ve ABD tarafları ile de dolaylı olarak iletişim halinde olduklarını belirten Emir Abdullahiyan, ABD'nin son dönemlerde meydana gelen gösterilerde zayıf taraf olduklarını düşündüklerini ve artık ABD ile KOEP'e dönmek için anlaşma yapma zamanı olduğunu ifade etti.
Suudi Arabistan ile tekrar ilişkilerin başlaması konusuna da değinen Bakan "Suudi Arabistan konusunda Suudili yetkililer, iki ülke arasındaki ilişkilerin komşuluk ve karşılıklı saygıya dayalı olması gerektiği sonucuna vardı ve bu durum her iki tarafın hem çıkarlarını gözetir hem de bölge için de olumlu bir mesaj" dedi.
Suudi Arabistan ile aralarında herhangi ekonomik ya da ticari bir anlaşmanın yapılmadığını da belirten Emir Abdullahiyan, anlaşmalarının, bazı zeminlerde farklı siyasi görüşlere sahip olduğumuzu bilerek her iki taraf için de fayda sağlayacak sürdürülebilir bir ekonomik işbirliği olduğunu kavrayarak ikili ilişkileri ve yatırımları güçlendirme olduğunu ifade etti.
yorumunuz