Uluslararası hukuk uzmanı Hana İsa, Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada, 'Mülkün ve vatandaşların korunmasına ve eğitim, sağlık ve kültürel hizmetlerin sağlanmasına vurgu yapan 1949 Cenevre Sözleşmesi gereği Siyonist yerleşimcilere verilen hizmetler, uluslararası hukuk gereği bu rejim tarafından Filistinlilere de sağlanmalıdır' dedi.
İsrail'in Filistinlilere korona aşısı sağlama konusundaki yasal sorumluluğundan kaçtığını ifade eden İsa, 'Filistin devleti yok, Oslo Anlaşmalarıyla iktidar yalnızca kağıt üzerinde, daha fazlası değil; Çünkü İsrail istediği her an tutuklar, yok eder, öldürür ve yağma yapar' diye belirtti.
Korona virüsü salgınının durumunu incelemek için iki taraf arasındaki ilişkilerin yeniden başlamasının ardından geçtiğimiz hafta İsrail Sağlık Bakanlığı ile Filistin Yönetimi temsilcileri arasında ilk görüşme yapıldı.
İsrailli gazeteci Gal Berger, İsrail işgali altındaki topraklardaki faaliyetlerinin koordinatörü Kamil Ebu Rükn'ün, Ramallah yetkililerini bir an önce korona aşısı satın almaya çağırdığını söyledi.
Filistin Sağlık Bakanı May Al-Kelia ise Filistin televizyonuna verdiği demeçte, 'İşgal altındaki bir ülkeyiz ve işgalciler sınırları kontrol ediyor ve İsrail tarafıyla, iki taraf arasındaki güvenlik koordinasyonunun yeniden başlamasının ardından aktif hale gelen bir temas noktası var' dedi.
Filistin'de koronavirüs salgınının başlangıcından bu yana koronaya yakalanan 135 bin kişiden 108 bini iyileşirken, 1207 Filistin hayatını kaybetmiştir.
Twitter'da Takip Ediniz. @Irna_Turkish
yorumunuz