Hollanda hükümeti Mark Rutte’nin istifa açıklamasının ardından düştü. Mart 2021 tarihinde Hollanda’da düzenlenen seçimlerle beraber 4 partiden oluşan koalisyonun başına Mark Rutte geçince 4. Rutte hükümeti oluşmuştu. Rutte Çarşamba günü hükümet ortakları olan koalisyon üyelerine sunduğu göçmenlerle ilgili bir düzenlemenin oylanması gerektiğini belirtmişti.
Dün (Cuma) koalisyon üyeleri üçüncü defa Rutte’nin savunduğu göç ve göçmenler düzenlemesini tartışmak için bir araya toplandı ancak yine anlaşmanın sağlanmaması üzerine Mark Rutte istifa etmek zorunda kaldı.
Cuma gece saatlerinde istifa ettiğini duyuran Mart Rutte basın mensuplarına konuya ilişkin yaptığı açıklamada ‘’Koalisyon hükümeti ortakları göç politikalarına dair çok farklı görüşlere sahip. Bugün ne yazık ki bu anlaşmazlığın çözülmesinin mümkün olmadığı sonucuna vardık. Dolayısıyla hemen tüm kabinemin yazılı istifasını kral’a (Willem Alexander) teslim edeceğim.’’ İfadelerini kullandı.
Başbakan Mark Rutte’nin açıklamasının ardından Associated Press (AP) Rutte’nin Cuma akşamı yaptığı istifa açıklamasını ‘’Hollanda’da hükümeti düştü’’ anlamına geldiğini belirterek ülkenin içinde bulunduğumuz yılda erken seçimlere gideceğini duyurdu.
Hollanda’da erken seçimlerin kasım ayında düzenlenmesi bekleniyor. Söz konusu tarihe kadar mevcut mevcut dörtlü partiden oluşan koalisyon hükümeti ülkeyi yönetmeeye devam edecektir.
Hollanda’nın en uzun süre görevde bulunan Başbakanı olarak bilinen Mark Rutte’nin istifa açıklamasının hemen ardından muhalefet bu durumu olumlu karşılayarak erken seçim çağrısında bulundu.
Hollanda’da hükümetin düşmesine neden olan göç düzenlenmesinin konusu nedir
Başbakan Rutte Çarşamba günü bir süredir ülkenin gündeminde olan göç düzenlenmesi planıyla ilgili koalisyon üyelerinin tekrar bir araya geleceğini ve düzenlenmeye dair nihai kararın alınacağına yönelik açıklamada bulundu.
Rutte’nin ısrarla savunduğu düzenleme mültecilerin Hollanda’ya gelmesini kısıtlamayı hedefliyordu. Bunun yanı sıra düzenlemede en çok tartışma konusu olan maddelerden biri de ülkelerindeki savaştan dolayı Hollanda’ya giden sığınmacıların aile birleşiminin kısıtlanması oldu.
"Aile birleşimi", eşlerin veya çocukların birlikte yaşamak için göç etmesi anlamına gelir. Bu, uluslararası hukuk tarafından tanınan bir haktır ve çekirdek ailenin bir arada yaşama hakkını korumayı hedefler.
Başbakan Rutte’nin göç düzenlemesinde savaştan kaçan mültecilerin aile birleşimi hakkını kullanabilmesi için en az 2 yıl beklemesi gerektiği belirtirken aile birleşiminin her ay sadece 200 kişiyle sınırlı kalmasını içeriyor.
Hollanda koalisyon hükümetinde kimler Rutte’nin göç düzenleme planına karşı çıktı
Koalisyonun üye partilerinden ve hükümet ortaklarından Hristiyan Birliği Partisi (CU) Başbakan Rutte’nin göç düzenleme planlarını özellikle de aile birleşimini hedef alan maddeyi şiddetle kınayarak göç düzenleme taslağını zorbalık olarak niteledi.
Başbakan Rutte’nin göç planına karşı çıkan partilerden biri de D66 partisi oldu. Demokratlar D66 partisi Hristiyan birliği partisinin tutumunu savunarak Rutte’nin göç düzenlenmesi planına karşı çıktı.
Koalisyon hükümetinin diğer üye 2 partisi ise Başbakan Mark Rutte’nin göç düzenlemesi planını savunarak göçmenlerin Hollanda’ya girişi ve ülkede kalmasına karşı daha katı yaasların uygulanmasından yana oldu.
Halkın Özgürlük ve Demokrasi Partisi (VVD) ve Hristiyan Demokratik Temyiz (CDA) partilerinin göç düzenleme planına tam desteklerine rağmen Hristiyan Birliği Partisi (CU) başta olmak üzere diğer iki partinin plana karşı çıkması sonucunda Başbakan Mark Rutte Cuma gecesi Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada kabinedeki anlaşmazlıkların aşılır olmadığını belirterek istifa mektubunu teslim edeceğini açıkladı.
Öte yandan bazı yerel kaynakların belirttiğine göre Başbakan Mark Rutte’nin Çarşamba günü yaptığı açıklamalarda hükümet ortaklarını göçmen planlamasıyla ilgili Cuma gününe kadar son kararı vermesi gerektiği yönündeki baskıları da bazı diğer koalisyon üyelerinin Rutte’nin karşısında yer almasında etkili olmuştur.
Hollanda’da hükümetin düşmesi anlamına gelen Rutte ve kabinesinin istifasına rağmen mevcut yönetim Kasım ayında düzenlenmesi beklenen erken seçimlere kadar ülkeyi yönetmeye devam edecektir.
Hollanda’ya mülteci olarak giden kişi saysının artması ülkenin bazı sorunlarla karşı karşıya kalmasına yol açmıştır. Bu sorunların ilk sırasında konut meselesi yer alıyor. Ülke yetkilileri bu sorunların çözümünü göçmenlerin ülkeye girişi ve kalışını sınırlandırmaya yönelik bir yöntemle çözmeye çalışıyor. Yayınlanan istatistiklere göre 2022 yılında 21 bin 500 kişiyi aşkın kişi Avrupa’nın dışından Hollanda’ya iltica başvurusunda bulundu. Başvuruda bulunan tüm kişilerin sayısı ise 47 bin kişidir. Öte yandan aynı yılda on binlerce kişi de iş ve eğitim için Hollanda’da yaşamaya başladı.
Hollanda’ya sığınma başvurusunda bulunan vatandaşların önemli bir kısmı Suriyeli iken 29 Temmuz 2022 tarihi itibariyle ülkede bulunan Ukraynalı sığınmacının sayısı 71 bin 750’ye ulaştı. CBS’in yayınladığı verilere göre ise 108 bin Ukraynalı geçici koruma başvurusu yaptı.
Öte yandan Hollanda’ya çalışma vizesi ile gidenlerin büyük bir bölümünü Türkiye vatandaşları oluşturuyor.
yorumunuz