Cenevre, İRNA - İran Dışişleri Bakanı, 2025 yılında düzenlenen Birleşmiş Milletler Silahsızlanma Konferansı’nın üst düzey oturumunda yaptığı konuşmada, nükleer silahsızlanmaya ilişkin bağlayıcı yasal taahhütlere, özellikle de NPT Antlaşması’nın 6. maddesine uyulmamasının, silahsızlanma ve silah kontrol rejimini zayıflattığını belirtti. Uluslararası toplumun, nükleer silaha sahip ülkeleri uluslararası hukuki yükümlülüklerinden sorumlu tutması gerektiğini vurguladı.

Dışişleri Bakanı Seyyid Abbas Irakçi ,  Birleşmiş Milletler Silahsızlanma Konferansı’nın üst düzey oturumunda yaptığı konuşmada, nükleer silahların ciddi tehdidi ile bunların yol açabileceği insanî ve çevresel felaketlerden duyduğu endişeyi dile getirdi. Irakçi, nükleer silahsızlanma konusunun Birleşmiş Milletler ve uluslararası toplumun en yüksek önceliği olarak korunması gerektiğini belirtti. Ayrıca, nükleer silahlarla ilgili kapsamlı bir sözleşmenin imzalanmasının gerekli olduğunu ifade etti.  

Irakçi, bazı ülkelerin güvenlik gerekçesiyle büyük miktarlarda kaynak ayırarak silah üretip depolamasını eleştirerek, bu durumun bölgede ve dünyada güvensizlik ve kan dökülmesine yol açan kısır döngüyü sürdürdüğünü belirtti.  

Bakan ayrıca İsrail rejiminin Gazze'de eşi benzeri görülmemiş ve acımasız eylemlerde bulunduğunu, soykırım, savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlediğini ifade etti. İsrail’in Gazze’ye saldırısının, bölgenin yıkımına ve çoğunluğu çocuklar, kadınlar ve yaşlılardan oluşan 46.000’den fazla kişinin katledilmesine neden olduğunu vurguladı. Tarihte hiçbir zaman bu kadar çok gazeteci, sağlık çalışanı ve BM personelinin bir silahlı çatışmada öldürülmediğini belirten Irakçi, İsrail rejimi tarafından gerçekleştirilen savaş suçları, etnik temizlik, zorunlu yerinden edilme ve kitlesel açlığın cezasız kalmaması gerektiğini söyledi.  

Irakçi, kitle imha silahlarının, özellikle de İsrail’in sahip olduğu nükleer silahların, bölgesel ve küresel barış ve güvenliğe ciddi bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. Bu durumun, ilk olarak 1974 yılında İran tarafından önerilen Orta Doğu’da nükleer silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulmasının önündeki en büyük engellerden biri olduğunu belirtti. Uluslararası toplumun İsrail’i hesap vermeye zorlaması ve onu Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’na (NPT) nükleer olmayan bir üye olarak katılmaya, nükleer silahlarını tamamen ve geri dönülemez şekilde imha etmeye ve tüm nükleer faaliyetlerini Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (IAEA) kapsamlı denetimine tabi tutmaya zorlaması gerektiğini söyledi.  

Son olarak, Irakçi’nin uzayın silahsızlandırılmasının gerekliliğine de değindi ve İran’ın uzayın barışçıl amaçlarla kullanımına ilişkin her zaman savunduğu tutumunu yineledi. Halkların uzayı barışçıl şekilde kullanma hakkını ihlal eden tek taraflı zorlayıcı tedbirleri kesin bir şekilde reddettiğini ifade etti.