Seyyid Abbas Irakçi, gelişmekte olan İslam ülkeleri liderler zirvesi (D-8) oturumu sırasında Mısır'ın El-Gad televizyonuna verdiği özel röportajda, ABD-Siyonist uzun vadeli planının, büyük İslam ülkelerini zayıflatmak ve parçalayarak işgalci rejimin bölge üzerindeki hakimiyetini artırmayı amaçladığını belirtti. Irakçi, Gazze ve Lübnan’da sivillere karşı yapılan soykırımın, Suriye’ye yönelik saldırıların ve bu ülkelerin savunma, ekonomik ve altyapı sistemlerinin yok edilmesinin, İsrail'in bölgeye yönelik tehditlerinin ne denli ciddi olduğunu kanıtladığını ifade etti.
Bakan Irakçi, İran’ın Suriye'de DEAŞ ve diğer terör örgütleriyle mücadele için yürüttüğü danışmanlık faaliyetlerine ve bu bağlamda Şehit General Kasım Süleymani’nin fedakarlıklarına dikkat çekerek, Suriye’deki düzensizlikler nedeniyle terör tehdidinin geri dönme riskine karşı uyarıda bulundu. Bu durumun tüm bölge ülkeleri için ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtti.
Dışişleri Bakanı, İran’ın Suriye’ye desteğinin bir şahsa değil, Suriye halkına, ulusal egemenliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik İsrail ve terörist tehditlere karşı olduğunu vurguladı. Ayrıca İran’ın Astana süreci çerçevesinde ve ikili müzakerelerde Suriye halkı ve muhalif siyasi gruplarla etkileşim yolları konusunda önerilerde bulunduğunu, ancak Suriye hükümetinin bağımsız bir şekilde hareket ettiğini ve İran ile Rusya’nın kontrolünde olmadığını ifade etti.
Irakçi, direniş ekseninin oluşumundaki temel hedefin, Siyonist rejimin Filistin’deki işgallerine ve saldırganlıklarına karşı mücadele olduğunu ve Gazze Savaşı sonrası direnişin bazı liderlerin şehadeti ve yaşanan kayıplara rağmen işgalcilere ağır darbeler vurduğunu ve bu darbelerin İsrail’i Lübnan’da müzakere ve ateşkesi kabul etmeye mecbur bıraktığını sözlerine ekledi.