"Yaptırımların Sanatı" kitabının yazarı, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi'nde (NSC) eski İran Masası sorumlusu ve ABD Dışişleri Bakanlığı'nda yaptırımların geliştirilmesi ve uygulanmasından sorumlu kişi olan Richard Nephew, Jerusalem Strategic Tribune dergisinde yayımlanan ve International Herald Tribune haftalık dergisi tarafından basılan yeni bir makalesinde, mevcut durumun nükleer anlaşma öncesi dönem ve o dönemdeki Batı'nın maksimum baskı politikasıyla farklarını ele aldı ve yeni stratejik gerçekler ve bunun sürekli olarak uygulanmasının getirdiği zorlukların, geçmiş yıllarda görülen ağır uluslararası yaptırımlar rejiminin yeniden canlandırılmasını zorlaştırdığını belirtti.
Bu bağlamda, Dışişleri Bakanlığı ve Hazine Bakanlığı'nın İran'a karşı ilk ve ikinci yaptırım kampanyasında önemli bir rol oynayan Nephew gibi bir kişinin, İran'a karşı yeni bir ağır yaptırımlar rejiminin etkili olmasının mümkün olmadığını ve bunun zor olduğunu kabul etmesi, ülkemizin durumunun nükleer anlaşma öncesi ve anlaşma sürecindeki durumdan dört farklı düzeyde farklı olduğunu göstermekte.
Richard Nephew, "İran'a Yeniden Maksimum Baskı Uygulamak; Söylemesi Yapmaktan Daha Kolay" başlıklı yeni bir yazısında, nükleer anlaşmada zirveye ulaşan İran yaptırımlar kampanyasının oldukça büyük olduğunu, zor ve karmaşık bir mühendisliği bulunduğunu ve şimdi bu yaptırımların tekrar uygulanmasının son derece zor olacağını belirterek " Bu kez İranlılar, kendilerini ve varlıklarını korumak için daha etkili bir şekilde karşılık vereceklerdir." ifadelerini kullandı.
Nephew, bu yazının başka bir bölümünde "Bazı yanlış kanılara rağmen, yaptırımları tasarlamak, izlemek ve uygulamak zordur ve bunlarla ilgili kampanyalar çok zaman ve enerji tüketir. Yaptırımlar kampanyaları suyun üzerinde süzülen bir ördek gibi düz görünebilir, ancak bu sakinliğin altında ördeğin ayakları hızlıca hareket eder." dedi.