Cumhurbaşkanı Erdoğan grup toplantısında yaptığı konuşmada, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana tarihin en vahşi saldırısını gerçekleştirdiğini ve bu savaşın kurbanlarının çoğunun çocuklar olduğunu belirterek "Hayatımda bir kere Netanyahu'nun elini sıktım, Türkevi'nde Amerika'da. İyi niyetimizi suiistimal etti. İsrail'e gitme projemiz vardı, iptal ettik. İyi niyetimizi suistimal ettiler." dedi.
Kadınları ve çocukları öldürenlerle açık açık konuşmanın vakti geldiğini belirten Erdoğan "Son yaptıkları toplantıda bir araya gelip tüm Batı, Hamas'ı bir terör örgütü olarak görüyor. İsrail sen bir örgüt olabilirsin çünkü bu Batı'nın sana borcu çok ama Türkiye'nin sana borcu yok. Hamas bir terör örgütü değil toprağını koruma mücadelesi veren bir kurtuluş ve mücahitler grubudur." ifadelerini kullandı.
İsrail bu şekilde hareket etmeye devam edemeyeceğine dikkat çene Cumhurbaşkanı Erdoğan "Ey İsrail bu kafa ile bir yere gidemezsin. Yanına ister ABD'yi al ister batıyı. Amerika da kaybedecektir. Bütün mesele adil bir dünyanın kurulmasından geçer. Anne babaların çocuklarının naaşına sarıldığı bir dünyada kimse huzur içinde uyuyamaz. Engel olmayan her ülke için de geçerlidir. Bu katliamlarla mukayese edilemeyecek eylemler üzerinden gerçeğe sırtını dönenlerin durumunu konuşma vakti geldi. Saldırılara bahane üretmek batının kanlı tarihinden devraldığı mirastır." dedi.
İsrail'in masum insanları öldürmeye devam ettiği sürece güven içinde ve huzur içinde olamayacağını da dile getiren, İsrail'in güvenliği dışarıda değil bölgede araması gerektiğini ifade etti.
Öte yandan Erdoğan "Siyasi ve askeri varlımızla Filistin tarafının garantörü olmaya hazırız. Filistin-İsrail barış konferansını öneriyoruz. Garantörlük teklifimiz başta olmak üzere uygulamaya dönük adımlara her iki tarafın da ihtiyacı var." ifadelerini kullandı.
Dünya güvenliğinin beş ülkenin kararları ile sağlanamayacağını her fırsatta dile getiren Erdoğan, dünyayı yöneten mevcut sistem Gazze'de çocukların ve kadınların öldürülmesinden söz edilmesini kabul etmediğini belirterek "Yerleşimci kılıklı asker üniformalı hırsızlara hırsız denmedikçe ve bu şekilde muamele edilmedikçe bölgeye huzur gelmez. Savaşın yayılmaması için tüm aktörler sorumlulukla hareket etmelidir. Akıl ve vicdan sahibi ülkeleri İsrail'in aklı selime dönmesi için Netanyahu hükümetine baskı kurmaya davet ediyorum. Barışın egemen olduğu dünya istiyorsak haçlı hilal anlayışı bir kenara konmalı. Aksi halde insanlığa yazık olur. İslam İşbirliği Teşkilatı'ndan misyonuna yakışır şekilde tavır ortaya koymasını bekliyoruz. Türkiye olarak İslam ülkeleri ile hareket etmenin en tesirli yöntem olduğuna inanıyoruz. Türkiye sorumluluk almaktan asla kaçınmayacaktır. Garantörlük meselesini gerçekçi çözüm getirmeye yönelik en etkili yöntem olarak görüyoruz." dedi.
Batı'nın Hamas'ı terörist olarak adlandırmasına da tepkisini gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan "Son yaptıkları toplantıda bir araya gelip tüm Batı, Hamas'ı bir terör örgütü olarak görüyor. İsrail sen bir örgüt olabilirsin çünkü bu Batı'nın sana borcu çok ama Türkiye'nin sana borcu yok. Hamas bir terör örgütü değil toprağını koruma mücadelesi veren bir kurtuluş ve mücahitler grubudur" ifadelerini kullandı.