Esirgeyen ve bağışlayan Allah'ın adıyla
Devrimin büyük lideri ve İran İslam Cumhuriyeti'nin kurucusu İmam Humeyni'nin (ra) mübarek Ramazan ayının son Cuma gününü "Dünya Kudüs Günü" olarak adlandırmasının üzerinden kırk yılı aşkın bir süre geçmiştir. Artık Filistin ve Kudüs Şerif, İslam aleminin birliğinin, hak aramanın ve her ırktan, dinden ve mezhepten tüm mazlumların ve özgürlük arayanların haklarının simgesi olmuştur.
Filistin milletinin zulmünün ve Filistin topraklarında olup bitenlerin gerçeğinin çığlığı, bu yıl Kudüs Günü'nde her zamankinden daha fazla adalet arayan ve özgürlük sevdalısı yüz milyonlarca insanın ağzından duyulacak. Filistin'in kurtuluşu sadece İslam aleminin birinci meselesi olmayacak, aynı zamanda insan haklarının ve uluslararası kanun ve düzenlemelerin ağır ihlallerinin en bariz örneği olacaktır.
İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei'nin dediği gibi kibrin ve Siyonizmin temel politikası Filistin meselesini Müslüman toplumların zihninde küçültmek ve unutturmaktır.
üç ayında aralarında çocukların ve kadınların da bulunduğu yüze yakın Filistinliyi şehit ederken, Amerika ve bazı Avrupa ülkeleri de dahil olmak üzere Batılı insan hakları savunucuları ve Siyonist işgalci rejiminin destekçileri, bu suçlara karşı utanç verici sessizlikleriyle terörün en büyük destekçileri haline geldi.
Geçtiğimiz günlerde Geçici Siyonist rejimin askerleri, Müslümanların dünyadaki ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa'ya saygısızlık ederek, bu kutsal mekanın avlusunda ibadet edenleri ve itikaf yapanları katletti. Bu apartheid rejim dünyanın gözü önünde bir kez daha çirkin tabiatını ve çirkin yüzünü teşhir etti ve gösterdi.
Siyonist gaspçı rejimin insan haklarının temel ilkelerini ve uluslararası kabul görmüş yasa ve yönetmelikleri ağır ve organize bir şekilde ihlal etmesi ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere dini ve İslami kutsallara saygısızlık eylemlerinin devam etmesi karşısında dünyadaki Müslümanların, bir kez daha İslam aleminin birlik ve beraberliğiyle Filistin milletinin kahramanca direnişlerine destek vermesi, denizden nehre kadar işgal altındaki tüm Filistin topraklarının kurtarılması ve başkenti Kudüs Şerif olan birleşik bir Filistin devleti oluşturmak hedefiyle hareket etmesi acil bir ihtiyaç haline geldi.
İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, Uluslararası Kudüs Günü (14 Nisan) arifesinde, İran İslam Cumhuriyeti'nin Filistin halkının kurtuluş mücadelelerini ve meşru direnişini destekleme konusundaki ilkeli ve tutarlı politikasının devam etmesi ve Siyonist işgalci rejimin suçlarına karşı etkili ve caydırıcı bir karşı koymanın gerekliliğini vurgularken, tüm Müslüman hükümetleri ve ulusları ve dünyadaki özgürlük arayanları, bölgesel ve uluslararası istikrar ve güvenliği bozan bu kanserli tümörle başa çıkmak ve ezilen Filistin ulusunu desteklemek için birleşmeye çağırıyor.
İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, uluslararası ve insan hakları kuruluşlarının ve kurumlarının, işgalin sona ermesi için Filistin işgali altındaki halkın haklarını destekleme konusundaki yasal görevlerini de yineledi. Siyonistlerin Kudüs'te ve Filistin'in diğer işgal altındaki bölgelerindeki vahşi suçlarının durdurulmasını ve Siyonistlerin bölgedeki saldırgan ve gerilim yaratan eylemlerine son verilmesini hatırlattı.