New York'ta ABD Ulusal Radyosu'na demeç veren Emir Abdullahiyan, Mehsa Emini'nin ölümü ile ilgili muhabirin sorusuna, ''Mehsa Emini'nin yaşadığı olaydan dolayı hepimiz üzgünüz. Bu olay her yerde özellikle ABD, İngiltere ve diğer ülkelerde yaşanıyor. İran halkı duygusaldır ve temiz duygulara sahiptir ve olayın yaşandığı ilk saatlerde barışçıl protesto yapıyorlardı. Şimdi ise savcılığın araştırmalarının sonuçlanmasını bekliyoruz. Bu arada yurt dışından yayın yapan bazı mihraklar ve siteler halkı sokaklara dökülmeye ve şiddet uygulamay çağırdı ve bu nedenle protestolar şiddete ve kargaşaya bulaştı'' yanıtını verdi.
Yabancı medyanın bu olayda İran'daki kaos ortamının oluşması ile ilgili rolüne dikkati çeken Emir Abdullahiyan, ''Elbette protestocular vardır ve taleplerini barışçıl şekilde dile getirmektedir, ama şimdi bunların çoğu orgaize kanallar tarafından yönlendirilmektedir. Bu ağlardan bazıları Londra'dan yönlendirilmektedir. Onlar halkı aleni olarak kargaşa ve öldürmeye teşvik ediyor. Yargının bu konudaki görüşünü bekleyiniz'' diye belirtti.
Emir Abdullahiyan, demecin devamında şu ifadelere yer verdi:
''17 bin İranlı'yı şehit eden Halkın Mücahitleri Örgütü adlı terör örgütünün ABD ve bazı Avrupa ülkelerinden kışkırtma yapmakta ve bağlı kollarını İran'a göndermektedir.
İran kimsenin dare veya renkli devrim yapabileceği bir yer değildir. İran halkı anlayışlıdır. Protesto ile kargaşa ve kaos arasında fark vardır.
Taleplerin barışçıl olarak dillendirildiği her yerde ülke yasaları dahilinde serbestçe protestolar gerçekleşebilir. Ama ambulansı ateşe veren veya bankadan hırsızlık yapanlara polis müdahale eder. Sizin ülkenizde halk Kongre'ye saldırırken ne yaptınız? Başkanınızın twittere erişimini engellemediniz mi? Bu demokratik bir eylem miydi yoksa sizin ulusal güvenliğiniz nedeniyle miydi? Güvenliğin korunması adına Başkanın twitter hesabını kapattırdınız zira demokrasi simgeniz, halk tarafından işgal edilmişti.
Biz halkın huzur ve sükunetini korumakla mükellefiz ve yasa kapsamında polis kaos çıkaranlara karşı tavır sergiler. Ama ifade ve toplanma özgürlü açısından İran'da halk özgürdür.
ABD, İran halkı için endişe duyuyor. Binlerce İranlı çocuk ilaç ambargosundan dolayı hayatını kaybetti. ABD kelebek hastaları için İran'la işbirliği yapmak istemedi. ABD korona döneminde İran'a tek aşı bile göndermedi. İran'a aşı gönderen ülkelere baskı yaparak İran'ın ambargo altında olduğunu söyledi. İran halkının ücretsiz internete erişimi ile ilgili kaygı taşımak yerine bu halkın her gün ambargo nedeniyle hayatını kaybetmesinden endişe duymalılar.
Amerikan yetkililer tavsiyem şu: Biz Nükleer Anlaşma'ya dönmek için müzakere yürütüyoruz. İran'da hiçbir önemli gelişme yoktur. İran'da rejim değişikliği yaşanmayacak. İran halkının duyguları ile de oynayamazsınız. Obama bu yanlışa düştü, mektup yazdı ve sorunların çözümünden bahsetti. Daha sonra İran'da siyasi ve sosyal gelişmeler yaşandı. Sokaklardaki insanları destekledi ve yurt dışındaki televizyonlar da halkı sokağa çağırarak bankaları ateşe vermelerini ve herşeyi değiştirmelerini istedi.
Biz Nükleer Anlaşma müzakerelerinde iyi ve başarılı bir süreç yaşadık. Amerika ile çok mesaj takası yaptık. Uzun bir rotayı geride bıraktık ve şimdi masanın üzerinde önemli konlar vardır.
Önerilerimizi ABD dahil tüm taraflara sunduk ve metni şeffaflaştırdık. Anlaşma için ciddiyiz ancak ABD'nin gerekli cesaret ve gerçekçiliğe sahip olup olmadığını bilmiyoruz. Onlar bazen ABD içindeki sorunlardan ve Kongre'den bahsediyor. Bu, ABD'nin kendi sorunlarıdır''.
Twitter'da Takip Ediniz. @Irna_Turkish