Netenz'de düzenlediği basın toplantısında konşan İslami, ''Nükleer Anlaşma'nın varlık felsefesi, Batılıların geçtiğimiz 20 yılda İran'a karşı boş suçlamalar ortaya atmalarıydı. Son 20 yılda birçok müzakere gerçekleşti ve çok sayıda ayrıntılı denetlemeler yapılarak Nükleer Anlaşma'ya varıldı. Nihayet Nükleer Anlaşma'da bu suçlamaların teftiş ve denetlemere dayanılarak PMD çerçevesinde kapatılması kararı alındı'' dedi.
Bu dosyanın kapatılması karşılığında onların yaptırımları kaldırmalarının kararlaştırıldığını ifade eden İslami, ''Biz de kendi nükleer faaliyetlerimizi kısıtlamayı kabul ederek, kendi açık haklarımızdan feragat ettik ve denetlemeleri de kabul ettik. Bunu da önceki suçlamaların tamamen kaldırılması için yaptık'' diye konuştu.
Karşı tarafların taahhütlerine bağlı kalmadığını ve bunları yerine getirmediğini dile getiren İslami, ''Nükleer Anlaşma'ya dönüş müzakerelerinin yapıldığı halihazırda İsrail rejiminin öne sürdüğü belgelere dayanarak eski suçlamaları gündeme taşıyorlar'' diye belirtti.
Nükleer Anlaşma belgesinde İran ile 5 artı 1 arasında ikili bir anlaşmanın bulunduğun ve her iki tarafın bu anlaşmaya bağlı kalması gerektiğinin altını çizen İslami, ''Bugün Nükleer Anlaşma'ya dönmek istiyorlar, ancak Nükleer Anlaşma müzakerelerinin başladığı aynı nedenleri ortaya atıyorlar. Biz de Nükleer Anlaşma için yerleştirilen gözlem kameralarını onlara vermedik'' değerlendirmesinde bulundu.
İslami, ''Halkımız UAEK ile işbirliğimizi kestiğimizi zannetmesin. Biz Uluslararası Atom Enerji Kurumu'nun kuralları çerçevesinde faaşiyet ediyoruz, ancak Nükleer Anlaşma kapsamında yerleştirilen kamera ve diğer ek cihazları kaldırdık. Onların iyi niyeti varsa ve Nükleer Anlaşma kapsamındaki taahhütlerine geri dönmek istiyorlarsa, aynen Nükleer Anlaşma'daki gibi yapmalılar ve biz de böyle davranıyoruz'' diye ekledi.
Twitter'da Takip Ediniz. @Irna_Turkish