Bekaî: Tek müzakere süreci, Dışişleri Bakanı ile ABD Özel Temsilcisi arasındaki görüşmelerdir

Tahran, İRNA- Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bakaî, İRNA muhabirinin, bazı Batılı medya organlarının iddia ettiği üzere Irakçi-Vitkoff görüşmeleriyle eş zamanlı olarak İran ve ABD arasında başka bir müzakere süreci olup olmadığına dair sorusunu “İran İslam Cumhuriyeti adına yürütülen tek müzakere süreci, sayın Dışişleri Bakanı ile ABD Başkanı’nın özel temsilcisi arasında gerçekleşen ve bu kişilerce yönetilen görüşmelerdir.” yanıtını verdi.

Bekaî: Tek müzakere süreci, Dışişleri Bakanı ile ABD Özel Temsilcisi arasındaki görüşmelerdir

Tahran, İRNA- Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bakaî, İRNA muhabirinin, bazı Batılı medya organlarının iddia ettiği üzere Irakçi-Vitkoff görüşmeleriyle eş zamanlı olarak İran ve ABD arasında başka bir müzakere süreci olup olmadığına dair sorusunu “İran İslam Cumhuriyeti adına yürütülen tek müzakere süreci, sayın Dışişleri Bakanı ile ABD Başkanı’nın özel temsilcisi arasında gerçekleşen ve bu kişilerce yönetilen görüşmelerdir.” yanıtını verdi. 

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekaî, haftalık basın toplantısını şehit Hüseyin Emir Abdullahiyan’ı anarak açtı ve “Onun yüce ruhunu selamlıyoruz, çabalarının kıymetini bilmemiz gerektiğini umuyoruz. Alçakgönüllülüğü, sorumluluk anlayışı ve yetkinliğiyle öne çıkan bir isimdi. Görev süresince, İran’ın Şanghay ve BRICS gibi önemli çok taraflı belgelere üyeliği gibi önemli adımlar atıldı. Ayrıca Filistin halkının İsrail'e karşı meşru savunmasında önemli bir rol üstlendi. Geçtiğimiz yıl yaşanan faciada şehit olan Ayetullah Reisi’yi de rahmetle anıyoruz.” dedi.

Bekaî, Tahran Diyalog Forumu’nun düzenlenmesine atıfla “Dün ve bugün Tahran Diyalog Forumu’na tanıklık ettik, bu forum İran’ın gayriresmî diplomasisi açısından önemlidir.” dedi.

İRNA’nın ABD tarafının çelişkili açıklamaları karşısında İran’ın tavrına ilişkin ikinci sorusunu yanıtlayan Bekaî, “Her müzakere süreci, bir sorunu çözmek içindir. ABD tarafının çelişkili açıklamalarına rağmen müzakerelere katılmamız, İran’ın makul, adil ve sürdürülebilir bir uzlaşıya ulaşma yönündeki haklılık, ciddiyet ve iyi niyetini kanıtlamak içindir. Bir müzakere sürecine katılmak, görüş ayrılıklarının giderilmesine yönelik bir çabayı gösterir. Bu doğrultuda şimdiye dek katıldık ve bu yolla makul bir sonuca ulaşmayı umuyoruz.” diye konuştu.

ABD’nin İran’daki uranyum zenginleştirme faaliyetlerine son verilmesi yönündeki iddialarına ilişkin olarak Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü “Sayın Bakan açıkça zenginleştirme konusuna değindi ve ben de onun sözlerini yineliyorum: Zenginleştirme, İran İslam Cumhuriyeti’nin nükleer sanayi döngüsünün doğal bir parçasıdır ve hiçbir şekilde müzakereye açık değildir.” dedi.

Bekaî sözlerine  “ABD tarafının tutum değişiklikleri konusunda bir uzman bunu ‘yılan ve merdiven oyunu’na benzetti. Her müzakere toplantısında bir ilerleme kaydediliyor ve en azından taraflar birbirlerinin görüşlerini anlıyor. Ancak ne yazık ki Amerikalılar Washington’a döner dönmez yeni tutumlar sergiliyorlar. Bu durum sürekli bir belirsizlik yaratıyor ve müzakere sürecini zorlaştırıyor, karşı tarafın ciddiyeti konusunda şüphe doğuruyor. Bu soruya doğal olarak ABD tarafının yanıt vermesi gerekir.” diye ekledi. 

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bekaî, Avrupa’daki nükleer anlaşmaya taraf ülkelerin, BM Güvenlik Konseyi yaptırımlarının otomatik olarak yeniden devreye girmesini sağlayan mekanizmayı kullanma ihtimali hakkında ise “Hiçbir haksız, dostane olmayan ve düşmanca eylemi yanıtsız bırakmayacağız. Snapback mekanizmasının kullanılması, hukuki temelden ve mantıklı bir gerekçeden yoksundur; çünkü İran’ın nükleer programı tamamen barışçıldır. Programın barışçıl doğasında en küçük bir sapma olduğunu ispat edebilirlerse, o zaman bu konuyu BM Güvenlik Konseyi’ne taşımayı iddia edebilirler. Snapback mekanizmasına başvurulması, bu mekanizmayı kullanan tarafların diplomatik ve müzakereci yaklaşımlara önem vermediği, İran’a karşı tehdit ve baskı araçlarını tercih ettiklerini gösterir. Bu durumda biz de karşılık vereceğiz.” açıklamasında bulundu. 

İran ile ABD arasındaki dolaylı müzakere sürecine zarar vermek için siyonist rejimin sabotaj girişiminde bulunma ihtimaliyle ilgili soruya Bekaî “Siyonist rejim, uluslararası hukuk ve normları ihlal etmede hiçbir sınır tanımadığını defalarca kanıtlamıştır. Gazze’deki olaylar, Suriye ve Lübnan topraklarının işgali, Yemen’e yönelik saldırılar ve İranlı nükleer bilim insanlarına yönelik suikastlar bunun örnekleridir. Bu rejim, çıkarlarına ters düşen her süreci sabote etmeye çalışmıştır.” yanıtını verdi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, “Hiç kimse, bu rejimin gelecekte İran’ı suçlu göstermek için provokatif bir eyleme başvurmama ihtimalini reddedemez. Bu, bölgede çatışma çıkarmak için bahane yaratma çabası olabilir. Uluslararası toplum, bu rejimin yıkıcı yaklaşımlarını çok iyi tanımakta ve bu rejimin barış ve istikrarı tehdit eden suçlarını daha fazla sürdürmemesi için dikkatli olmalıdır.” ifadelerini kullandı.

 Müzakereler sırasında uygulanan yaptırımlar hakkında da bilgiler paylaşan Bekaî “Bu konunun değerlendirmesini İran halkına ve uluslararası topluma bırakıyorum. ABD tarafı, İran ile nükleer meselelerin çözümü konusunda gerçekten ne kadar ciddiyet ve iyi niyet taşıyor? Bu tür uygulamalar kesinlikle iyi niyetin ve ciddiyetin göstergesi değildir.” dedi. 

Bakanlık Sözcüsü, ABD’li yetkililerin zenginleştirmeye dair açıklamalarına ilişkin olarak ise “İran, zenginleştirme konusunda kimsenin iznine ihtiyaç duymaz. ABD de Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması (NPT) kapsamında tanınan bu hakkın kullanımına engel olabilecek bir konumda değildir.” ifadelerini kaydetti. 

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekaî “ABD’nin tutumu açık bir safsatadır. ‘Her kim zenginleştirme yapıyorsa mutlaka bomba peşindedir’ ya da ‘yapabilir’ şeklindeki iddia doğruysa, o zaman Güney Kore, Brezilya ve diğer birçok ülkedeki tüm zenginleştirme tesislerinin de kapatılması gerekir. Bu, kasıtlı ve kötü niyetli bir safsatadır; kamuoyunu aldatma çabasıdır. ABD tarafı, gerçekleri gizlemek için bu tür safsatalara başvurmaktadır.” ifadelerini kullandı.

Son olarak, İran ile ABD arasındaki müzakerelerin bir sonraki turunun yeri ve zamanı hakkında Bakanlık Sözcüsü, “Şu ana kadar İran ile ABD arasındaki görüşmeler için herhangi bir zaman veya mekan belirlenmemiştir. Avrupa tarafıyla ise her zaman görüşmeye ve diyaloğun devamına hazırız. İstanbul’daki oturumda bu sürecin devamı yönünde hazır olduğumuzu belirttik. Ancak tarih ve yer, müzakerecilerimiz ile Avrupalı muhataplarımızın istişarelerinden sonra açıklanacaktır.” ifadelerinde bulundu.

0 Persons

yorumunuz

You are replying to: .