24 Oca 2025 15:07
Journalist ID: 5630
News ID: 85729137
T T
0 Persons

Ekler

Pezeşkiyan: İran ve Rusya'nın stratejik anlaşması, iki ülkenin dayatmalara boyun eğmeyeceğini gösteriyor

Cumhurbaşkanı, Rusya’nın Kanal 1 televizyonuna verdiği röportajda, İran’ın yeni ortaya çıkmış bir ülke olmadığını ve aşırı taleplerin çerçevesiyle şekillenmediğini ifade etti ve "Biz varız ve kalacağız. Elbette, Rusya Federasyonu ile imzaladığımız uzun vadeli ve stratejik anlaşma, ne Rusya’nın ne de İran’ın başkalarının bizim için tasarladığı talepleri kabul etmeyeceğini göstermektedir." ifadelerini kullandı.

Bu röportajdan önemli başlıklar:

- İran yeni ortaya çıkmış bir ülke değildir ve aşırı taleplerin belirlediği bakış açılarıyla şekillenmemiştir. Rusya Federasyonu ile imzaladığımız uzun vadeli ve stratejik anlaşma, ne Rusya’nın ne de İran’ın başkalarının bize dayattığı talepleri kabul etmeyeceğini göstermektedir. Ayrıca, bölgedeki politikaları, huzuru, güvenliği, kalkınmayı ve ekonomiyi birlikte geliştirebileceğimizi göstermektedir.

- Hiçbir uluslararası yasa ya da çerçeve, savaşta dahi masum insanların bombalanmasına ve katledilmesine izin vermez. Ancak Siyonistler bunu kolaylıkla yapmaktadır. İnsan hakları savunucusu olduklarını iddia eden ve uluslararası kuralları savunduklarını söyleyenler, bu iddialarına tamamen aykırı davranmaktadır.

- Şu anda dünyaya İran’ın nükleer bomba peşinde olduğunu ilan etmeye çalışıyorlar. Oysa ki hem İslam Devrimi Lideri’nin görüşü hem de politikalarımız ve inançlarımız, nükleer silah peşinde olmadığımızı ve olmayacağımızı açıkça ortaya koymaktadır.

- Gazze’de masum insanlar su, ekmek ve yiyecek bulamazken, yardım yapılmasına izin verilmedi. Amerika ve Avrupa ise sadece izledi. Bu hiçbir anlam ifade etmiyor. Dünyaya ve insanlara nasıl böyle bir algı yaratabiliyorlar? İran’ın huzursuzluğa, Siyonist rejimin ise güvenliğe sebep olduğunu nasıl ileri sürebilirler?

- Dünyaya mesajım şu: Biz kimseye karşı değiliz. Biz zulüm ve cinayete, güç kullanıp zayıf ülkelerin kaynaklarını ve zenginliklerini yağmalayanlara karşıyız.

- İnançlarımız gereği, tüm ilahi dinlerin Allah’tan geldiğine ve saygıya değer olduğuna inanıyoruz. Kendi peygamberimize olduğu gibi Hz. Musa ve Hz. İsa’ya da inanıyoruz. Yahudi karşıtı olmamız mümkün mü? Çünkü onların peygamberi Hz. Musa’dır. Hristiyanlıkla nasıl çatışabiliriz, oysa ki Hz. İsa’yı Allah'ın peygamberi ve yolunu kutsal bir yol olarak görüyoruz.

- Yönetim, bir baba, bir kurum müdürü ya da yönetici olarak görevimiz; bir kişinin yeteneklerine göre, dini, inancı ya da düşüncesinden bağımsız olarak ona hak ettiği yeri vermek ve o konumu ona teslim etmektir. Bunu başarabilirsek, kavga ve kan dökmenin sona ereceğini düşünüyorum.

-İran'ın nükleer bomba ve füze peşinde olduğunu söylüyorlar. Biz nasıl bir tehdit olabiliriz? Tek isteğimiz özgür kalmak, özgürce yaşamak ve dünyanın öbür ucundan gelip bizi kendi oyunlarına alet etmek isteyenlerin elinde oyuncak olmamaktır.

- Ülkemizi ve bölgemizi kendimiz yönetebileceğimize inanıyoruz. Savaş, kan dökme ve huzursuzluk peşinde değiliz. Ancak onlar, dünya kamuoyunda İran'ın nükleer bomba yapmaya çalıştığını ve bölgeyi güvensiz hale getirdiğini propaganda etmek istiyorlar.

- Kendimizi savunabilecek imkanlara sahibiz. Hiçbir ülkeye saldırma niyetimiz olmadı, yok ve olmayacak. Biz savaştan ve kan dökmekten nefret ederiz.

- Suriye’nin yeniden toparlanmasını, toprak bütünlüğünü korumasını ve orada yaşayan herkesin kendi kaderinde söz sahibi olmasını umut ediyoruz.

0 Persons

İlgili haberler

yorumunuz

You are replying to: .