İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei'n Dünya Müslümanlarına 'Uyanış' ve 'Vahdet' Vurgusu

Tahran, İRNA-İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei yayınladığı mesajda müslümanların uyanışı,İslami vahdetin gerekliliği ve bu ilkelerin gerçekleşmesi için temeller ve dünyanın mevcut koşullarının müsait olduğunu vurguladı.

İslam İnkılabı Lideri bugün hac münasebetiyle bir mesaj yayınladı.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei’nin dünya Müslümanlarına hitap ettiği Hac mesajı şöyle:

Hac; İslam Ümmetinin Vahdet Göstergesi

Aziz ve Hakim olan Allah’a şükürler olsun ki mübarek Hac mevsimini yine Müslüman milletlerin bir araya geldiği vaad edilen yer olarak belirledi ve bu fazilet ve rahmet yolunu onların üzerine açtı. İslam ümmeti şimdi bir kez daha kendi vahdeti ve birliğini şeffaf ve sonsuz aynada görerek ayrılık ve tefrika etkenlerinden yüz çevirebilecek.


Vahdet ve Maneviyat; Haccın Ana Temelleridir

Müslümanların Vahdeti Haccın iki ana temelinden biridir. Vahdet bu sır ve gizem dolu farzın diğer ana temeli olan zikir ve maneviyat ile bir araya geldiğinde İslam ümmetini izzet ve saadetin zirvesine çıkararak onu “Üstünlük ancak Allah, Peygamber’i ve müminlerindir”in  (Münafikun Suresi 8. ayet) bir örneği haline getirir. Hac, siyasi ve manevi iki unsurun birleşimidir; Ve kutsal İslam dini siyaset ve maneviyatın yüce ve azim bir birleşimidir.


Düşmanların İslami Ümmetin İzzet Temellerini Sönük Etme Çabası ve İslami Ümmetin Buna Karşı Görevleri

Son dönemin tarihinde Müslüman milletlerin düşmanları, bu hayat bağışlayan iki iksir yani vahdet ve maneviyatın güçsüzleştirilmesi için bizim milletlerimizin arasında büyük bir çaba sarf etmiştir. Maneviyatı, materyalist dar görüşlülükten ortaya çıkan ve manevi özden yoksun olan batı yaşam stilini yayarak renksizleştirip güçsüzleştiriyorlar. Vahdeti ise dil, renk, ırk ve coğrafya gibi vehim ile içi içe olan tefrika ve ayrılık sebeplerini yayıp şiddetlendirerek sorun ile karşı karşıya getiriyorlar.
Şu an hac törenlerinde onun küçük bir örneğini görebildiğimiz İslam ümmeti, tüm varlığıyla buna karşı koymalıdır; yani bir yandan Allah zikri, Allah için çalışmak, Allah’ın kelamında derin tefekkür ve Allah’ın vaatlerine güvenmeği hepimizin zihniyetinde güçlendirmeli ve öte yandan tefrika ve anlaşmazlık sebeplerine faik gelmelidir.

İslam Dünyasında Koşulların İttihat İçin Hazır Olması ve Onun Etkenleri:

Bugün kesin olarak söyleyebileceğimiz söz dünyadaki ve İslam dünyasındaki koşulların böylesi değerli bir çaba için her zaman olduğundan daha müsait olmasıdır.

1. İslami Uyanış

Çünkü günümüzde İslam dünyasında seçkin insanların çoğu ve halkın tabanı kendi azim bilgi ve maneviyat servetine dair dikkat elde ederek önemi ve değerini anlamıştır. Bugün artık batı uyarlığının en önemli mahsulleri olarak Liberalizm ve Komünizm yüz yıl öncesi ve elli yıl öncesindeki gösterişine sahip değil. Batı’nın para eksenli Demokrasisinin itibarı ve şerefi ciddi sorularla karşı karşıya kalmış ve batılı mütefekkirler teorik ve pratik alanda kaybolduklarını itiraf ediyorlar. İslam dünyasında gençler, düşünürler, ilim ve din insanları bu duruma tanıklık ederek kendi bilgisel servetine ve aynı zamanda ülkelerinde yaygın olan politik çizgilere dair yeni bir görüşe ulaşır… ve Bu sürekli anımsadığımız İslami uyanışın ta kendisidir.

2. Direniş Olgusu

İkinci olarak bu İslami öz-farkındalık İslam dünyasında emperyalist güçlerin karşısında ciddi bir şekilde sorun yaşadığı muazzam ve mucize gibi bir olgu yaratmıştır. Bu olgunun adı “Direniş”tir ve hakikati ise iman, cihat ve tevekkül gücünün zuhur edişidir. Bu olgu sadri İslam döneminde hakkında bu ayet-i şerifenin indiği olgudur:

“Bir kısım insanlar müminlere, ‘düşmanlarınız size karşı asker topladılar, sakının onlardan!’ dediklerinde bu, onların imanlarını bir kat daha arttırdı ve ‘Allah bize yeter. O, ne güzel vekildir!’ dediler.”(Âl-i İmrân suresi 173. ayet) “Bunun üzerine, kendilerine hiçbir sıkıntı dokunmadan, Allah’tan bir nimet ve lütufla geri döndüler. Allah’ın rızasını gözetlemişlerdi. Büyük lütfun sahibi Allah’tır.” (Âl-i İmrân suresi 174. ayet)

Tuğyancı Siyonist rejimini saldırı ve arbede durumundan savunma ve pasiflik vaziyetine sürükleyen ve şu an açıkça bilinen politik, güvenlik ve ekonomik sorunları onlara dayatan Filistin bu inanılmaz olgunun tecelli bulduğu yerlerden biridir. Direnişin diğer  örneklerini Lübnan, Irak, Yemen ve bazı diğer noktalarda net bir şekilde görmek mümkün.

3. İran İslam Cumhuriyeti’nde Politik Hakimiyet

Tüm bunların yanında üçüncü olarak, bugün dünya İslami İran’da İslam’ın siyasi egemenliği ve gücünün başarılı bir örneğine tanıklık ediyor. İslam Cumhuriyeti’nin istikrarı, bağımsızlığı, gelişimi ve izzeti her bilinçli Müslümanın düşüncesi ve duygularını kendisine doğru çekebilecek çok büyük, anlam dolu ve dikkat çekici bir olaydır. İslami hükumetin tüm bereketlerine erişmeyi erteleyen bu devletin görevlileri olarak bizim işleri olması gerektiği gibi yerine getirememesi veya bazen yanlışlarımız  asla bu devletin temel ilkelerden kaynaklanan sağlam adımlarını sarsamadı, maddi ve manevi gelişimi durduramadı.

Söz konusu temel ilkelerin başında halkın oylarına dayalı olarak ülke yönetimi, siyasi bağımsızlık ve zalim güçlere eğilim göstermemek başta olmak üzere ülkenin en önemli meselelerinde kanunlaştırmada ve uygulamada İslam egemenliğidir; Müslüman milletler ve hükumetlerin görüşte bir araya gelebileceği ve aynı zamanda İslam ümmetini tutumlarda ve işbirliğinde ittihat sağlayacak temeller de bunlardır.
Bunlar şimdiki müsait koşulların İslam dünyasının birlik içerisinde ve müttehit olarak hareket etmesi için temeller ve etkenlerdir. Müslüman hükumetler, dini ve ilmi seçkin insanlar, bağımsız aydınlar ve hakikat arayışında olan gençlerin herkesten ziyade söz konusu müsait temellerden yararlanmaya dair tefekkür etmelidir.

İstikbârın Müslümanların Birliğine Karşı Araçları

Müstekbir güçlerin ve hepsinden ziyade ABD, İslam dünyasında böylesi bir yaklaşımdan ötürü endişelenmesi ve tüm imkanlarını ona karşı gelmek için kullanması doğaldır. Şu an yaşanan da budur. Medya imparatorluğu ve yumuşak savaş yöntemlerinden vekalet savaşları ateşini alevlendirmeye, politik kışkırtma ve muhbirliğe, tehdit, kandırma ve rüşvete kadar hepsi ABD ve diğer müstekbirlerce İslam dünyasını uyanış ve saadet yolundan ayırmak için kullanılmıştır. Bu bölgedeki Cani ve rezil Siyonist rejimi de söz konusu geniş çaplı çabanın araçlarından biridir.
Allah’ın fazlı ve iradesi sayesinde bu çabalar genellikle yenilgiye uğradı ve müstekbir batı bu hassas bölgede ve son dönemde tüm dünyada günbegün daha da güçsüzleşiyor. ABD ve onun cani iş ortağı yani bölgedeki işgalci rejimin perişanlığı ve yenilgilerini Filistin, Lübnan, Suriye, Irak, Yemen ve Afganistan’da net bir şekilde görebiliriz.

İslam Dünyasının Geleceğini İnşa Etme Sermayeleri ve Yıkıcı Faktörler

Karşı noktada, İslam dünyası yüksek motivasyona sahip diri gençler ile doludur. Geleceği inşa etmenin en büyük sermayesi bugün İslam âleminde ve özellikle de bu bölgenin ülkelerinde dolup taşan ümit ve öz güvendir. Hepimizin bu sermayeyi koruyup artma yükümlülüğüne sahibiz.
Tüm bunlara rağmen düşmanın hilelerine karşı bir an dahi gaflette bulunmamak gerekir; Kibir ve gafletten kaçınmalıyız ve çabalarımızı ve bilinçliliğimizi artırmalıyız.
Bütün koşullarda teveccüh ve tezerrü ile kâdir ve hakim olan Allah’tan yardım dilememiz gerekir. Hac merasimi ve ibadetinde bulunmak tevekkül, tezerrü ve aynı zamanda tefekkür ve karar almak için büyük bir fırsattır.
Tüm dünyadaki kardeşleriniz için dua edin ve Allah’tan onların başarıları ve zaferlerini dileyin. Bu kardeşinize hidayet ve ilahi yardımı da dualarınızda yer veriniz.

Twitter'da Takip Ediniz. @Irna_Turkish
 

0 Persons

İlgili haberler

yorumunuz

You are replying to: .