BM Genel Sekreteri, BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri, İnsan Hakları Konseyi Başkanı, Konsey, Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu Başkanlarına Batılı ülkelerin Halkın Mücahitleri Örgütü'ne tanıdığı dokunulmazlık konusunda bir mektup yazan Garipabad, "İran İslam Cumhuriyeti, Devrim'in zaferinden bugüne kadar terörün en büyük kurbanlarından biri ve yerli ve yabancı terör örgütlerinin hedefi olmuştur ve bu süreçte binlerce masum insan şehit olmuş veya ağır yaralanmıştır. Bu arada insanlığa karşı suç örnekleri olan suikastların çoğu İran'da bir terör örgütü olan Halkın Mücahitleri Örgütü (Münafıklar) tarafından gerçekleştirilmiştir'' ifadesini kullandı.
Bu mektubunda, bu grubun sayısız suçlarına ve masum insanların öldürülmesine atıfta bulunan Garipabadi, şu ifadelere yer verdi: ''Münafıkları tanıtırken, hareketlerinin en önemli önceliği ve temel dayanağının, bunu yapmayan insanlara suikast düzenlemek olması yeterlidir. Bu, kendileri tarafından verilen belge ve açıklamalarda açıkça görülmektedir; Oysa sivil toplanma merkezlerinin bombalanması gibi haince yollardan masum insanların öldürülmesi, en açık ve en ağır insan hakları ihlalidir.
Münafıkların Irak ve Suriye dahil olmak üzere bölge ülkelerinin halklarına karşı işledikleri suçlara ilişkin çokça şeyler söyleyebilirim. Ayrıca 2011 yılında Suriye ve Irak'ta faaliyete geçen gruplar, Suriye'deki teröristlerle birlikte Suriye halkına yönelik katliamlar gerçekleştirdi ve terörist güçleri eğitirken bu bölgede yaygın suçlar işledi.
Bu kadar kara bir sicile sahip olan bu terör örgütünün başından beri bazı Avrupa ülkelerinde idari yapıları var ve İslam Cumhuriyeti'nin sayısız ve belgeli talebine rağmen ajanları Avrupa ülkelerinde herhangi bir kısıtlama ile karşılaşmadan serbestçe dolaşıyorlar.
Bu ülkeler onlar için güvenli bir yer haline geldi. Batılı ülkelerin bu gruba tanıdığı dokunulmazlık, hükümet ve meclis toplantılarına kırmızı halının yayılması ve hatta maddi ve manevi destekleri nedeniyle bu örgütün liderleri, kendilerini insan hakları savunucusu olarak sunmaktadırlar.
Batılı ülkelerle bağlantılı hükümet ve güvenlik kurumları tarafından yayınlanan resmi belgelerde, Münafıklar grubunun terörist niteliğinin bu kurumlar tarafından defalarca kabul edildiğini ve yaptırımlar uygulandığını belirtmem gerekiyor. Ancak Avrupa devletleri ile Avrupa Parlamentosu üyeleri, tavır alıp açıklama yaparak grubun insan hakları ve işlenen suçlar konusundaki bariz yalanlarını görmezden geliyorlar.
Terörün acılarının ve tehlikelerinin Avrupa ülkelerine yayılması ve bunun olumsuz sonuçlarının yanı sıra, terörle mücadelede gerçekten ciddi bir kararlılığa ihtiyaç olduğunu açıkça ortaya koyduğunu vurgulamak istiyorum.
Yıllardır elleri binlerce insanın kanına bulanmış ve İran halkının kalbinde nefreti kurumsallaşmış bir grubu bir araç ve destek olarak görüyorsunuz. Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği yetkililerine, Münafık terör örgütü tarafından işlenen yaygın suçları göz önünde bulundurarak, bu terör örgütüne mensup unsurların Avrupa ve diğer ülkelerde serbest faaliyetini engellemek için ciddi tedbirler alınması çağrısında bulunuyorum.
Uluslararası toplum, üstünü örtme kisvesi altında bu örgütün liderlerini ve suçlu unsurlarını adalete teslim etmeli ve onlara hesap sormalıdır''.
Twitter'da Takip Ediniz. @Irna_Turkish
yorumunuz